Ege Ambulans
Aort Anevrizması Ölümcül Olabilir01/11/2019

Anevrizmanın (damar balonlaşması) bir atardamarın çapının normalinden yüzde 50 daha fazla genişlemesi olduğunu belirten Özel Akut Kalp Damar Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Tevfik Güneş, “ Genellikle yüksek tansiyon, ateroskleroz dediğimiz damarda kireçlenme, enfeksiyonlar, genetik yapıya bağlı bağ dokusu gevşekliği, ileri yaş ve sigara kullanımından kaynaklanır” dedi. Op. Dr. Güneş aort anevrizması hakkında bilgiler verdi.

Aortun, kalpten çıkan vücudumuzun en büyük ana atardamarı olduğunu belirten Op. Dr. Güneş, “ Kan dolaşımının merkezinde bulunan bu damarda yetişkinlerde dakikada ortalama 5-6 litre kan pompalanır. Aortun çapı, kalpten çıktığı bölümde yaklaşık 2,5 cm’dir. Vücutta bu kadar geniş çapa sahip başka bir damar yoktur. Yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı aort'un çapı artar, genişler, anevrizma oluşur, balonlaşır. Balonlaşan aort damarının yırtılma ihtimali vardır. İçinden geçen kan dışarı doğru akar, ve komşu organları etkileyecek düzeye gelirse biz buna tıpta "rüptür" (patlama) adını vermekteyiz. Büyüyen aortun bir başka bilinen ölümcül durumu ise "Disseksiyon" (içe doğru yırtılma) olarak isimlendirilir. Bunlardan her ikisi de oldukça tehlikeli hastalıklar olup, anında veya çok süratli tedavi gerektiren, hayati tehlike taşıyan durumlardır” dedi.

Anevrizmanın belirtileri

Bu hastalığın genellikle (yüzde70) belirti vermediğini belirten Op. Dr. Güneş, “ Başka bir hastalık için yapılan tetkik esnasında rastlantısal olarak saptanır ki böyle saptanan hastalar damarı yırtılmadan veya patlamadan tespit edildiği için şanslı hastalardır. Belirti veren çoğu hastanın ilk belirtisi balonlaşan damarın patlaması (rüptür) veya içe yırtılması (diseksiyon) olabilir. Hastaların yüzde 30 unda balonlaşmış aort damarı patlamadan veya yırtılmadan önce de belirti verebilir. Ayrıca bulundukları bölgeye göre belirtiler değişebilir. Örneğin, karın içerisinde bele doğru yayılan devamlı ve rahatsız edici bir ağrı veya karın bölgesinde dışarıdan görülebilen bir titreme, hasta elini koyduğunda karnına bir top vuruyormuş gibi bir his olabilir. Göğüs içindeki anevrizmalarda sadece göğüs ağrısı veya sırta doğru vuran göğüs ağrıları görülebildiği gibi, ses kısıklığına bile neden olabilir. İnen aortanın başında bir anevrizma varsa, oradaki ses tellerine giden siniri etkilediği için ses kısıklığına yol açabilir.

Anevrizma tanısı nasıl konur?

Gelişen tıp teknolojileri ile anevrizmanın tanısını koymanın artık çok kolaylaştığını ifade eden Op. Dr. Tevfik Güneş, “ Basit bir akciğer filmi, karındaki anevrizma için bir ultrason yaptırmak tanı koymak için bazen yeterli olabiliyor. Bazen muayene sonrasında da özellikle zayıf hastalarda karın içerisindeki anevrizmaların tanısı konabiliyor. Tanı sonrasında ise tedavi yöntemi belirlemek için ileri tetkikler olan tomografik görüntüleme ve bazen de MR a başvurulur” dedi.

Kapalı-Endovasküler tedavi yöntemi
 

Açık ameliyat olmadan, damar içerisine yerleştirilen kateterler ve bunlar üzerinde ilerletilen stent adını verdiğimiz greftlerin anevrizma içine yerleştirilmesi ve kapatılmasıyla uygulanır. Bu  endovasküler işlemler son yıllarda sıklıkla uygulanmaya başladı. Bu işlem hasta açısından önemli avantajlar sağlıyor. Bunlardan ilki; hastanın açık bir ameliyat geçirmemesi. Buna bağlı olarak da iyileşme süresinin, hastane kalış süresinin, yoğunbakımda kalış süresinin kısa olması ve ameliyatta kan kullanma oranın yok denecek kadar az olması. Erken dönemdeki hasta yaşam kalitesi ve ölüm oranı riski daha düşüktür. 

Açık cerrahi

Endovasküler işlemlerle kıyaslandığında büyük operasyonlardır. Amaç, hastalıklı olan anevrizma bölgesini tamamen ortadan kaldırmak ve yerine suni damar koyarak devamlılığı sağlamaktır. Vücutta aorta gibi başka büyük bir damar olmadığı için mecburen yapay damar konur.

Sosyal Ağlarda Paylaş
Ege Ambulans
Has Ajans Sağlık Gazetem 0(232) 464 75 73 info@saglikgazetem.com