Bacak ağrılarının ayak atardamarlarındaki tıkanıklık ile oluşabileceğini söyleyen Opr. Dr. Tulukoğlu, bu daralma ve tıkanıklıkların tedavi edilmemesi durumunda kangrene dönüşebileceğini belirtti.
Tıkanıklıkların Tedavi Edilmezse Kangren Oluşturabilir
Ayak atardamarlarında tıkanıklık olan hastaların baldır ve uyluklarında şiddetli ağrıların oluşabileceğini belirten Özel Gaziemir Akut Kalp Damar Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Engin Tulukoğlu “Ağrının nedeni, bacak damarında görülen tıkanıklığın etkisiyle kaslara giden kan miktarındaki azalmadır. Ağrılar, hasta belli bir mesafe yürüdükten sonra oluşabilir. Zaman içinde hastalar yürüyemez hale gelir ve durur. Bir süre bekleyip ayağını dinlendirdikten sonra tekrar yürümeye başlar. İstirahatte bacağın kan ihtiyacı azaldığı için ağrı kesilir. Ancak hastalığın ilerleyen dönemlerinde damardaki darlık dereceleri artar ve istirahat dönemlerinde bile bacakta ağrı olur. Bu duruma gelen hastalar için tehlike çanları çalmaya başlamış demektir. Çünkü artık bacağa giden kan miktarı oldukça azalmıştır.” dedi.
Geç Evrelerde Tedavi Şansı Azalıyor
Ayak atardamarlarındaki tıkanıklık ya da daralma problemlerinin 40 yaşını aşmış kişilerde daha sık görüldüğünü belirten Opr. Dr. Tulukoğlu, “Erkeklerde, sigara kullananlarda, yüksek kolesterol ile yüksek tansiyon problemi olanlarda ve şeker hastalığı olan kişilerde tıkanıklık oluşma ihtimali daha yüksektir. Özellikle şeker hastalığı olan kişiler bu rahatsızlığa karşı daha dikkatli olmalıdırlar. Bacak atardamarlarında oluşan bu darlık ve tıkanmalar tedavi edilmezse ciddi sorunlara yol açabilir. Geç evrelerde bu sorunun tespit edildiği hastalar tedavi şansını kaçırabilir ve ayaklarını kaybedebilirler.” dedi.
Atardamar Tıkanıklıklarında Tedavi Seçenekleri
Belirtilere sahip olan hastaların vakit geçirmeden bir kalp ve damar cerrahisi uzmanına başvurmaları gerektiğini belirten Opr. Dr. Tulukoğlu, “Hastaların tıkanıklık ve daralmaları poliklinikte yapılacak muayene ve renkli doppler ultrasonografi ile kolayca tespit edilirler. Eğer bu işlemlerle damar tıkanıklığı tespit edilirse bir sonraki işlem olan anjiyoya karar verilir. Anjiyoda damarda tıkanıklığın derecesi ve yeri tespit edilir. Böylelikle kesin tanı konulmuş olur. Anjiyo sonucuna göre yüksek darlık derecelerine sahip olmayan hastalara ilaç tedavisi ve yürüyüş terapisi önerilir. Ancak anjiyografi sonucunda yüksek darlık seviyelerine sahip hastalarda lezyona göre stent ve balonla damar açma işlemi ya da cerrahi tedavi yöntemlerinden biri seçilir..”
Tedavinin kişinin probleminin derecesine göre belirlendiğini söyleyen Opr. Dr. Engin Tulukoğlu, “Atardamarlarında tıkanıklık ve daralma problemi yaşayan çoğu hasta teşhisten sonra verilen kan sulandırıcı ilaç ile tedavi edilebilmekte. Bu hastaların düzenli poliklinik kontrolleri yapılarak sorunun ileri boyutlara geçmesi engellenmektedir. İleri seviyede damar darlıkları olan bir kısım hastanın damar açıklıkları ise ameliyatsız yöntemle anjiyoda stent ve balon adı verilen girişimlerle sağlanır. Bu gruptaki hastalar eğer balon ve stentle tedaviye uygun değilse cerrahi yöntemle By-Pass girişimleri yapılmakta ve damar açıklığı sağlanmaktadır.” dedi.
