Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Arslan erken evre böbrek kanseri teşhisinde son yıllarda tüm dünyada artış olduğunu ve bu hastalarda planlanan laparoskopik cerrahi ile böbreğin tamamı yerine sadece tümörlü bölgenin çıkarılarak tedavinin gerçekleşmesinin mümkün olabileceğini belirtti. Prof. Dr. Arslan laparoskopik cerrahi ile yapılan ameliyatların hasta açısından daha konforlu ve hızlı iyileşme ile normal hayata dönüşün daha kolay olduğunu söyledi.
Erken Teşhis Önemlidir
İnsan vücudunda önemli bir işleve sahip olan böbreklerde meydana gelen böbrek kanserinin, böbrek dokularında ortaya çıkan anormal büyümeleri ifade ettiğini söyleyen Prof. Dr. Murat Arslan, “ Böbrek kanserleri genelde başka bir hastalık ya da check-up yapılırken rastlantısal olarak erken evrede yakalanabilmektedir. Erken evrede yakalanan böbrek kanserleri yüksek oranda tedavi edilebilir. Hastalar, sağlık geçmişi, cinsiyet ve yaş aralıklarına göre ayrı değerlendirilir. Bir takım ileri tetkiklerden sonra böbrek kanseri teşhisi konulur. Her hastalıkta olduğu gibi böbrek kanseri tedavisi için de erken teşhis çok önemlidir. Erken tespit edilen hastalıklarda böbrek alınmadan sadece kanserli dokunun çıkarılması ile yüz güldüren sonuçlar alınabilmekte ve böbrek kanserine bağlı ölüm oranları düşmektedir” dedi.
Bu Belirtilere Dikkat!
Böbrek kanserinin ileri seviyelere gelmeden çoğu hastada herhangi bir semptom oluşturmadığını kaydeden Prof. Dr. Murat Arslan, “ İleri seviyeye gelmiş tümörler bazı belirtiler verebilir. Bu belirtiler arasında idrarda kan görülmesi, planlanmamış kilo kaybı ve iştahsızlık, halsizlik, çabuk yorulma, belirgin bir sebebi bulunmayan sırt ağrısı ve yan ağrısı, yanlarda veya karında ele gelen kitle, şiddetli karın ağrısı, geçmeyen yüksek ateş bulunmaktadır. Böbrek kanserinin ileri evrelerinde, tümörlü dokuların metastazı sonucu etkilenen organlarla ilgili semptomlar görülebilir. Uzak organlara metastaz sonucu; nefes almada güçlük, kanlı balgam ve vücudun başka bölgelerinde ağrılar görülebilir” diye konuştu. Bu belirtileri yaşamak istemiyorsak yılda bir kez yapılacak karın ultrasonunun hayat kurtarıcı olacağını vurguladı.
Laparoskopik Retroperitoneal (Sırt Bölgesi) Cerrahi İle Tedavi
Günümüzde tıp teknolojisinin ilerlemesiyle her hastalık için kişiye özel tedavi planının hazırlandığını söyleyen Prof. Dr. Murat Arslan böbrek kanserlerinde de tedavi planının hastaya göre değiştiğini belirterek böbrek kanseri tedavisiyle ilgili şu bilgileri verdi.“ Tedavi planlamasında hastalığın hangi aşamada olduğu, hastanın yaşı ve tıbbi özellikleri, tümörün böbreğin içindeki konumu ve derecesi, tümörün farklı organlara yayılıp yayılmadığı belirleyici faktörler olabiliyor. Laparoskopik Cerrahi, böbrek tümörü ameliyatlarında hastaya ve hekime büyük ayrıcalıklar sağlamaktadır. Böbreğin kısmen alınması ya da böbrekteki tümörlü kısımın çıkarılması gibi durumlarda cerrah yeterli tecrübeye sahip ise hasta için çok daha konforlu olan karın içine girmeden karın organlarının yerini değiştirmeden sırt (retroperitoneal) bölgesinden 3-4 minik delikle girilerek, tümörlü doku ayrılıp, büyük ameliyat kesisine gerek kalmadan, ameliyat yapılabilmektedir. Ayrıca ameliyat karın içine girilmeden yapıldığı için karında şişkinlik, organların yerini değiştirirken yaralama ve kanama riski gibi komplikasyonlar görülmez, hastanın ameliyat sonrası iyileşme süresi de oldukça kısa sürer. Erken teşhis ile böbrek kanserinde tümör çıkartılıp böbrek alınmayacağı için böbrek yetmezliği olmayacak ve hastaların diyalize girmeleri gerekmeyecektir. Düzenli takipler ve tetkiklerle böbrek kanserine bağlı ölümlerin sayısı gelişmiş ülkelerde giderek azalmaktadır.
