Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İlker Solmaz hayatın modernleşmesi ile birlikte daha çok görülmeye başlayan hastalıklardan biri olan boyun fıtığı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi.
Boyun fıtığının ağır işle uğraşanlarda, otobüs – kamyon şoförleri, bankacı ve uzun süre bilgisayar başında çalışanlarda daha çok görülen bir hastalık olduğunu ifade eden Prof. Dr. İlker Solmaz, boyun fıtığının erken teşhis ve zamanında tedavi ile kolay atlatılabilecek bir hastalık olduğunu ama hastaların korkuları ve yanlış bilgiler yüzünden doktora hep son evrede geldiklerini, kolay tedavi imkânlarını yok ettiklerini söyledi.
Şiddetli Ağrıyla Ortaya Çıkar
Boyun fıtığı hakkında bilgiler veren Prof. Dr. İlker Solmaz, “ Omurlarımız arasında sürtünmeyi azaltan ve yastık görevi yapan disk yapılarının bozulması ile fıtık ortaya çıkıyor. Zorlanmaya ya da ani harekete bağlı kapsül yırtıldığında boyun sinirlerine ya da omuriliğe temas etmesiyle oluşan tabloya boyun fıtığı adı verilir. Boyun bölgesindeki şiddetli ağrı, boyun fıtığının en belirgin habercisidir. Ağrı sadece boyunda kalmaz. Omuz ağrısı, sırt ağrısı, kollara inen ağrı, kollarda ve ellerde uyuşma ve güç kaybı hastalarda en çok görülen belirtilerdir” dedi.
Tedavi Yöntemleri
Boyun fıtığında yanlış bilinen ve korkulan tedavilerin olduğunu belirten Prof. Dr. Solmaz, “ Biz her gelen hastayı hemen cerrahiye yönlendirmeyiz. Tedaviyi, hasta ve semptomlarına göre planlarız. İstirahat, ilaç tedavisi, sıcak uygulama, duruma göre boyunluk gibi önlemlerle kısa aralıklarla takip edip 4-6 hafta tedavi planlanır. İlerleyen süreçlerde kuvvetsizlik oluştuysa, boyun hareketlerinde kısıtlılık günlük aktivitelerini bozacak düzeyde ise ve MR’da fıtığın varlığını görüyorsak medikal tedavinin dışında yöntemlere başvurulur. Epidural enjeksiyon tedavileri de sonuç vermezse hastaya cerrahi tedaviye önerilir. Tabi ki acil gelişen kuvvetsizlik gibi tablolar dışında tedavi evresi budur. Hastalarımızın bel ve boyun fıtığından korkmalarına gerek yok. Belki de istirahat ve ilaç tedavisi ile iyileşebilecek boyun rahatsızlığı, erken teşhis konulamadığı için doğrudan operasyon seviyesinde önümüze geliyor. Her hastalıkta olduğu gibi boyun ve bel fıtığı tedavisinde de en önemli konu erken ve doğru teşhistir” diye konuştu.
Korunmak İçin Bunlara Dikkat
Boyun fıtığından korunmak için bazı tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. İlker Solmaz, “ Fazla kilolarımız varsa öncelikle onlardan kurtulmamız gerekiyor. En çok tavsiye ettiğimiz yöntem yüzme ve her an her yerde yapabileceğimiz yürüyüş. Evde işte yapabileceğimiz basit boyun egzersizleri var. Ani hareketler, ağır yük kaldırmaktan da kaçınmamız gerekiyor. Son dönem teknolojinin getirdiği bilgisayar başında uzun süre çalışmak ve boyun öne eğik uzun süre telefonla oynamaktan da kaçınmalıyız. Boyun fıtığı zamanında teşhis ile kolayca atlatılabilecek bir hastalıktır. Ancak hastaların “Bir tanıdıkta da vardı” söylemlerine kulak asmadan mutlaka konusunda uzman bilimsel yöntemleri kullanan yetkin kişilere başvurması gerekmektedir” ifadelerinde bulundu.