İzmir Gazi Hastanesi Kulak Burun ve Boğaz Uzmanı Doç. Dr. M. Sinan Başoğlu, “Boyunda oluşan şişlikler genellikle zararsız olup tedavi ile düzelebilir. Kitle, 2-3 gün ila 2 hafta içinde ortaya çıkmış ve ağrılıysa büyük ihtimalle enfeksiyona bağlıdır ve uygun tedavi ile ortadan kalkabilir. Ancak 1 aydan uzun süredir mevcut olan kitleler kanser şüphesi taşıyabilir. Özellikle sert, ağrısız, çevre dokulara yapışık ve hareketsiz kitleler daha büyük bir dikkatle incelenmeli ve araştırılmalıdır” diyerek önemli uyarılarda bulundu.

Yaş Faktörü Önemli

Boynunda kitle bulunan hastaların tanısında yaşın büyük önem taşıdığını belirten Dr. Başoğlu, “ 0-14 yaş arasındaki hastalarda mevcut olan kitlelerin çoğu enfeksiyona bağlı ya da doğuştan iyi huylu kitlelerdir. Bu yaş grubunda gözden kaçmaması gereken önemli bir hastalık ise lenf bezi tümörleridir (lenfoma). Lenfoma boyun kitlelerinin çok az bir oranını oluşturur ve başarılı şekilde tedavi edilebilir. 14-40 yaş arasındaki hastalardaki kitlelerinin çoğu da enfeksiyona bağlı ve iyi huylu kitlelerdir. 40 yaş üzerindeki hasta grubunda kötü huylu kitleler, 40 yaş altında olan kişilere oranla daha sık görülür. Hastanın yaşı 40’ın üzerindeyse ve boyundaki kitle 3 haftadan uzun süredir varsa ve antibiyotik tedavisine yanıt vermiyorsa, mutlaka incelenmeli ve dikkatle araştırılmalıdır” dedi.

Ne Yapılmalı?

Boyundaki kitleler için KBB Uzmanına başvurulması gerektiğini belirten Dr. Başoğlu, “Hekim ayrıntılı bir muayene yaparak kulağınızı, burun, boğaz ve ağız içinizi ve ses tellerinizi inceler. Ayrıca yüz ve saçlı deride cildinizde ve dişlerinizde bir problem olup olmadığına bakar. Akciğer ve sindirim sistemi incelemelerinizi ister. Boynunuzdaki kitlenin boyutlarını, sertliğini ve hareketini inceler. Gerektiğinde boyun ultrasonografisi, farklı görüntüleme incelemeleri ve kan tahlilleri ister. Gerekirse ince iğne aspirasyon biyopsisi gibi tanıya ulaştırabilen bir tetkik isteyebilir. Bazı durumlarda ise direkt biyopsi ya da kitlenin çıkarılması gerekebilir” diye konuştu.

Şah Damarı Tümörüne Bağlı Olabilir

Şah damarı, beyine kan taşıyan ana atardamardır ve boynun her iki tarafında bulunur” diyen Dr. Başoğlu, “Bu damar, üst kısımda iki dala ayrılır ve burada bazen çok damarlı, genellikle iyi huylu bir tümör oluşabilir. Ancak konumu nedeniyle ciddi riskler taşır ve cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir. Tümör, hormonal dengesizliklere yol açabilir ve boynun sağ veya sol orta bölgesinde, sert, üzerine bastırınca nabız hissi alınan, sağa sola hareket ettirilebilen ancak yukarı aşağı hareketi mümkün olmayan kitleler olarak belirir. Biyopsi kanama riski nedeniyle önerilmez; teşhis için ultrason, MR veya MR anjiyografi tercih edilir. Ameliyat, şahdamarı ve sinir yapılarının yakınlığı nedeniyle deneyimli bir KBB cerrahı tarafından yapılmalıdır” dedi.