Ege Ambulans
Çağımızın Hastalığı: Obezite 25/12/2024

Obezitenin günümüzün yaygın sağlık sorunları arasında yer aldığını belirten Genel Cerrah / Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Kaçar, “ Kilo vermek isteyen ve geleneksel yöntemlerle sonuç alamayan kişiler için obezite cerrahisi hayat kurtarıcı bir seçenek olabiliyor” diyerek obezite ameliyatlarının bilinen ve bilinmeyen birçok noktasına açıklık getirdi.

Obezite Cerrahisi

Prof. Dr. Serdar Kaçar, obezite cerrahisinin, genellikle diyet, egzersiz ve ilaç tedavileriyle kilo veremeyen, obezitenin neden olduğu sağlık sorunlarıyla mücadele eden hastalara uygulandığını belirterek "Obezite cerrahisi, midenin boyutunu küçültmek veya sindirim sisteminin işleyişini değiştirmek amacıyla yapılan bir tedavi yöntemidir. Bu sayede hastalar, daha az yemek yiyerek kilo verebilirler. Cerrahi yöntemler sadece estetik değil, sağlık açısından da büyük önem taşır” dedi.

Obezite Cerrahisine Kimler Uygundur?

Obezite cerrahisinin tüm obezite hastalarına uygulanamayacağını dile getiren Prof. Dr. Serdar Kaçar,  “Cerrahinin uygun olduğu hastalar genellikle vücut kitle indeksi (VKİ) 40 ve üzerinde olan (morbid obez) kişilerdir. Ayrıca, VKİ’si 35-40 arasında olup, obeziteye bağlı diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi ciddi sağlık sorunları yaşayan hastalar da cerrahiden fayda görebilir. Cerrahi müdahaleye karar verilmeden önce hastanın psikolojik durumunun değerlendirilmesi çok önemlidir. Obezite cerrahisi her hasta için uygun değildir bu yüzden kişinin uzmanlar tarafından dikkatlice değerlendirilmesi gerekir” diye konuştu.

Tüp Mide Ameliyatı

Tüp mide ameliyatında midenin yaklaşık %80’inin çıkarılmasıyla midenin küçültülmesinin sağlandığını belirten Prof. Dr. Serdar Kaçar, “Bu işlem, daha az yemek yenmesini ve dolayısıyla kilo kaybını sağlar. Tüp mide ameliyatıyla hem mide küçültülür hem de ince bağırsaklar yeniden düzenlenir. Bu sayede emilim azalır ve kilo kaybı yaşanır” dedi.

Kimler Uygun Değildir?

Obezite cerrahisinin bazı hasta grupları için uygun olmayacağını söyleyen Prof. Dr. Serdar Kaçar, "Ciddi psikiyatrik rahatsızlığı olanlar, ameliyat sonrası gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yapamayacak olanlar, alkol ya da madde bağımlılığı bulunanlar bu cerrahi müdahaleden fayda görmeyebilirler. Ayrıca, cerrahiyi riskli hale getiren ciddi sağlık sorunları da obezite cerrahisinin yapılmasını engelleyebilir” şeklinde konuştu.

Cerrah ve Ekip Tecrübesi

Obezite cerrahisinin, yalnızca uzmanlaşmış sağlık kuruluşlarında, deneyimli ve alanında uzman cerrahlar ve anestezi uzmanları tarafından yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Serdar Kaçar, "Ameliyatın yapılacağı hastanenin acil müdahale ekipmanlarına sahip olması, yoğun bakım ünitesinin bulunması ve bariyatrik cerrahi alanında eğitimli bir ekibe sahip olması ve cerrahın tecrübesi bu işlemler için önem arz etmektedir. Aksi takdirde birtakım riskler ve komplikasyonlar meydana gelebilir ” dedi.

Ameliyat Sonrası Takip

Ameliyat sonrası sürecin de en az cerrahi müdahale kadar önemli olduğunu dile getiren Prof. Dr. Serdar Kaçar, “Ameliyat sonrası başta diyet, egzersiz ve düzenli takip gereklidir. Kilo vermek için yapılan bu cerrahi müdahale, bir yaşam tarzı değişikliği ile desteklenmelidir” diyerek hastaların bu süreci ihmal etmemeleri gerektiğini vurguladı.

Yaşam Kalitesini Artırabilir

Obezite cerrahisi, yaşam kalitesini artıran bir tedavi yöntemi olduğunu ancak, ciddi komplikasyon riskleri taşıdığını ve yalnızca yetkin sağlık merkezlerinde yapılması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Serdar Kaçar, “Ayrıca bu müdahaleyi tercih eden kişilerin, düzenli takip ve yaşam tarzı değişikliklerine özen göstermeleri önemlidir. Obezite cerrahisi, yalnızca estetik bir çözüm değil, sağlığı geri kazanmanın önemli bir yoludur," diyerek cerrahinin tüm yönlerine dikkat çekiyor.

Sosyal Ağlarda Paylaş
Ege Ambulans
Has Ajans Sağlık Gazetem 0(232) 464 75 73 info@saglikgazetem.com