Tınaztepe Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Sorumlu Hekimi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Erdal Aktan endometriomaların, sıkça kullanılan isimleri ile çikolata kistleri, endometriozis olarak bilinen bir hastalığın yumurtalık dokusu içinde kistler şeklinde gelişmiş olan formu olduğunu belirterek tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi.
Prof. Dr. Erdal Aktan, “ Endometriozis, normalde rahim iç yüzünü döşeyen ve gebelik halinde embriyoya yataklık eden dokunun, olmaması gereken yerlerde bulunması halidir. Bu doku adet kanamaları sırasında dışarıya atıldığı gibi, bir kısmı da tüpler yolu ile geriye, karın içine dökülebilir. Bu olay birçok kadında gözlenmesine rağmen, ancak bir kısmında endometriozis gelişir. Bunun nedeni, bu kişilerin bağışıklık sistemlerinin karın içine dökülen bu dokuları temizlemeyip tam tersine bu bölgelerde yerleşmelerine olanak vermesidir. Bu durum kasıklarda ağrı ve gebe kalmada güçlüklere neden olabilmektedir” dedi.
Endometriozisin özel bir şekli olan çikolata kistlerinin, bu dokuların yumurtalıkların içine yerleşmesi ve burada kanayarak yumurtalık dokusu içinde, içi yoğun kan ile dolu kistler oluşturması hali olduğunu belirten Prof. Dr. Erdal Aktan, “ Bu kistlerin varlığı, yumurtalık dokusu harabiyeti ile yumurta sayısının azalmasına, tüp bebek uygulamaları sırasında yumurtalığın ilaçlara yanıtının azalmasına ve dolayısıyla daha az sayıda yumurta elde edilmesine neden olur. Bu durum da tedaviye başvuran kadın başına elde edilecek toplam gebelik oranının düşmesine neden olmaktadır. Çikolata kistlerinin artan büyüklüğü ve bu kistlerin tek bir yumurtalıkta değil de her ikisinde de bulunması tüp bebek uygulamalarında tedaviye başvuran kadın başına gebelik oranını daha da azaltan nedenler olarak bilinmektedirler” diye konuştu.
Bu nedenle söz konusu risk faktörlerine sahip olan kadınların ilerideki ya da yakın zaman içindeki gebe kalabilme potansiyellerinin değerlendirilmesi için bir infertilite uzmanı ile görüşmeleri ilerisi için daha akılcı planlamalar yapmalarına olanak tanıyacaktır” diyen Prof. Dr. Aktan, “ Bu başvuruda kalan yumurtalık rezervleri hakkında fikir edinilecek ve gerekirse fertilite koruyucu önlemler (yumurta dondurma) önerilebilecektir. Tüp bebek uygulaması öncesi bu kistlerin ameliyatla çıkartılmasının gebelik ya da canlı doğum oranlarına olumlu bir etkisinin olmadığı, hatta ameliyat nedeniyle yumurtalık rezervinde daha da azalmaya neden olunabileceği düşünülmektedir. Bu yüzden, dayanılmaz ağrılar, yumurta toplamayı önleyecek kist boyutları ya da kist içerisinde kötü huylu gelişim kuşkusu bulunmayan kadınlarda tüp bebek öncesi ameliyat düşünülmemektedir. Bu kistler zaman içinde büyüyen kistler olduğu için giderek artan boyutlarının gebe kalabilme yeteneklerine daha da fazla olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalı ve bu kadınlar düzenli takiple –gerekirse- zamanında doğurganlıklarını koruyucu tekniklerden yararlandırılmalıdırlar” şeklinde konuştu.