Yeni doğanlardaki ve bebeklerdeki kalça çıkığının birçok sebepten kaynaklanabildiğini belirten Prof. Dr. Akın Kapubağlı yapılan hataları anlattı ve annelerin yapması gerekenler ile birlikte tedavi yöntemlerini açıkladı.

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Akın Kapubağlı çocuklardaki kalça çıkığı rahatsızlığının Tüm dünyada ülkelere göre değişik oranlarda görüldüğünü ve coğrafi koşullar ile birlikte ırksal farklılıklar gösterdiğini söyledi. Türkiye’de yılda bir milyon iki yüz bin canlı doğum olduğunun kabul edildiğini, bu sayıya göre ise yılda 18000 ila 20000 arası bebeğin kalça problemiyle topluma katıldığını söyleyen Prof. Dr. Kapubağlı, “Halk arasında kalça çıkığı doğum sırasında ebe veya doktorun çocuğun bacağını çekmesiyle ortaya çıktığı şeklinde bir bilgi vardır. Aslında çoğu zaman kalçalar anne karnında çıkıktır veya kalça gelişimi yetersizdir. Doğumdan sonra çocuğun bakımı, giysileri taşınması, beslenmesi kalçanın kaderini belirleyen  önemli faktörlerdir. Ailenin yapacağı uygulamalar kalçanın gelişimini olumlu veya olumsuz yönde etkileyecektir. Doğuştan kalça çıkığının ortaya çıkma nedenleri çok çeşitlidir. Tipik kalça çıkığı dediğimiz en yaygın kalça gelişim geriliği, anne karnında bebeğin uygun olmayan pozisyonda uzun süre kalmasından, ailevi nedenlerden ve doğum şeklinden kaynaklanabilir. Kız çocuklarında ilk doğumu yapan genç annelerde, akraba evliliklerinde, ters geliş(makat geliş) doğan bebeklerde, boyunda eğrilik, ayaklarda şekil bozukluğu gibi ortopedik rahatsızlığı olan çocuklarda daha sık görülür. Özellikle ailede kalça çıkığı problemi olan bir çocukta risk faktörleri çok fazladır. Mutlaka doğumdan itibaren dikkatli bir araştırma yapılması gereklidir” dedi.

Yeni Doğan Döneminde Ve Bebeklikte Yapılan Hatalar

Prof. Dr. Akın Kapubağlı sözlerini şöyle sürdürdü; “Kundak yapmak maalesef ülkemizde hala bazı yörelerde sıklıkla başvurulan bir yöntemdir. Gelişim problemi olan kalçaları çıkığa yönlendiren en önemli etkenlerden birisidir. Her ne kadar batıda ve şehirlerde eskisi kadar kundak yapma görülmüyorsa da kırsal yörelerde bu geleneksel giyim tarzı halen devam etmektedir” dedi.

Yanlış Bezleme

Genellikle kullanılan bezlerin çocuğun büyüklüğüne uygun olmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Akın Kapubağlı, “Çok küçük bezler kalçanın gelişimini kötü anlamda etkilemektedir. Hazır bezlerin mutlaka kasık hizasında değil göbek hizasında bağlanmasında yarar vardır. Dar ve küçük giysilerde kundak kadar kalça gelişimini kötü bir şekilde etkilemektedir” dedi.

Hatalı Tutuş

Bebeklerin bacaklarının emzirme sırasında asla birbirine bitişik tutulmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Akın Kapubağlı, “Bir el her zaman çocuğun bacak arasından bezi kavrayacak şekilde tutmalıdır. Geniş ara bezi kullanımı halk arasında çocuğun bacaklarının eğri olacağı şeklinde yanlış bir inanış vardır. Oysa çocuğun bacaklarının düzgünlüğü veya o bacak olmasının ara beziyle hiç bir ilgisi yoktur. Bebeklerin 1 yaş civarında bacaklarında hafif bir o bacak olması tamamen normaldir ve kendiliğinden düzelir. Aşırı eğrilikler ise erken yürüme, aşırı kilo, vitamin yetersizliği ve başka hastalıklardan olabilir. Mutlaka çocuk doktoru veya çocuk ortopedisti değerlendirmelidir. Bebekler asla doğal gelişim sürecini tamamlamadan erken bastırmamalıdırlar ve yürüteç uygulamasından kaçınılmalıdır” dedi.

KUTU- KUTU- KUTU

 Anneler Ne Yapmalıdır?

•    Kesinlikle kundak yapılmamalıdır.

•    Bezler geniş, büyük olmalı ve göbek hizasında bağlanmalıdır.

•    Bebekler kurbağa pozisyonunda, rahat tutulmalıdır.

•    Geniş, bol, rahat giysiler giydirilmelidir.

•    Emzirirken bacaklar asla birleştirilmemeli, normal halinde bırakılmalıdır.

•    Bebek taşınırken yüzü veya arkası, taşıyana dönük olarak bir bacak arasında tutularak taşınmalıdır.

•    Biraz daha büyük bebekler bele oturtularak taşınabilir

•    Her bebek doğal gelişim seyrine bırakılmalıdır normal bir bebek 1 yaş civarında yürüyecektir.

KALÇA PROBLEMLERİ NASIL ANLAŞILIR?

Ailede kalça çıkığı öyküsü olan bebeklerin çok dikkatli bir gözleme alınması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Akın Kapubağlı, “Uyluklardaki pililerin(boğumların) sayı ve seviyece farklılığı kalça çıkığı bulgusu olabilir. Normal popülasyonda da yüzde 20 oranında görülen pili asimetrisi annelerin en kolay dikkatini çeken bulgudur. Bacakların yana açılmasındaki sınırlılık, kalça hareketlerindeki ses ve yürüme gecikmesi kalça çıkığı bulgusu olabilir. Ultrason ilk 3-4 ayda önemli bilgiler verir. Dördüncü aydan itibaren x-ray(film çekimi) yapılabilir.

Tedavi Oranı Çok Yüksek

Prof. Dr. Akın Kapubağlı sözlerini şöyle sürdürdü: “Kalça çıkığında ilk 3 ayda teşhis konan bebeklerde alçı olmadan ve ameliyat yapılmadan tedavi oranı yüzde 90’ın üzerindedir. Zaman ilerledikçe tedavinin şekli ve ağırlığı artar. Yürüdükten sonra çoğu kez ameliyat gerekli olacaktır. Gerek konservatif, gerek ameliyatla kalça çıkığının tedavisindeki başarı oranı yüzde 95’lerin üzerindedir. Ama bu çocukların gelişim tanımlanıncaya kadar mutlaka düzenli kontrol edilmeleri gereklidir.”