Prof. Dr. Kaan Ünlü: “Diyabet hastalarının yılda 1 kez göz muayenesi olmalarında yarar vardır”
Ekol Hastanesi Göz Kliniği’nden Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kaan Ünlü diyabetin birçok hastalıkta olduğu gibi göz hastalıklarında da oldukça önemli olduğunu belirterek “diyabet tanısı alan hastaların yılda ortalama 1 kez göz muayenesi olmaları gerektiğini” söyledi. 20-65 yaş arasındaki sık rastlanan legal körlüklerin nedeninin diyabet olduğunu belirten Prof. Dr. Ünlü, “Diyabet çeşitli şekillerde gözü etkileyebiliyor. Diyabetli hastalarda daha sık katarakt, glokom gibi rahatsızlıkları görüyoruz. Fakat diyabetli hastalarda sıklıkla diyabetik retinopati ile karşılaşıyoruz” dedi.
Ufak kanamalar Retinopati bulgularıdır
Retina gözün içinde görmeyi alan sinir tabakası olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kaan Ünlü, “Diyabetli hastalarda bu alanda bozulmalar ortaya çıkıyor. Bunun sebebi retina tabakasını besleyen kılcal damarlardaki bozukluklardır. Diyabet sadece gözün içinde değil tüm vücuttaki damarları bozan bir hastalıktır. Bu damarlardaki bozulma da gözün içindeki sinirleri besleyen damarları da etkiliyor. Damarlar da öncelikle geçirgenlik ortaya çıkıyor. Normalde damarlardan dışarıya sıvı sızmaz. Sızıntı nedeniyle sinir tabakası içerisinde su toplanmaları yani ödem oluşuyor. Daha sonra ufak ufak tıkanmalar ve baloncuklar oluşuyor. Retina içerisinde ufak kanamalar oluşuyor. Bunlar diyabetin ilk retinopati bulgularıdır. Bu bulguların ortaya çıkmasındaki önemli faktör diyabetin yaşı. Diyabetik retinopati 30 yaşında diyabet tanısı almış bir hasta da 10 yılda yüzde 30 olarak gözükürken, 30 yılda yüzde 90 oranında kendisini gösterir. Diyabetin yaşı ne kadar fazlaysa, hasta ne kadar çok diyabetse bu tür problemler daha fazla olarak karşımıza çıkmaktadır.
Diyabet kontrol altına alınmalı
Bu sorunlar başlangıç aşamasındaysa hastanın diyabetini kontrol altına alınmasının önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ünlü, “hipertansiyon, kolesterol, kansızlık gibi durumlar da varsa bu hastalıklarında tedavi edilmesi ve özellikle HA1C yani diyabetin kontrol edilmesi diyabetik retinopatinin yavaş seyredilmesine neden olmaktadır. Diyabetik retinopatide daha sonra sinir tabakalarında oksijensizlik kendisini göstermektedir. Oksijensizlik gözün içinde yeni damarlar oluşmasını sağlıyor. Bu oluşan yeni damarlar sağlıklı damarlar gibi değiller, çünkü çok kolay kanayan ve devamlı sızdıran damarlardır. Hasta uygun tedavi almadığı zaman göz içindeki kanamalar, göz içinde oluşan zarlar ve bu zarların sinir tabakasında yaptığı çekintilerle retina dekolmanı gelişebiliyor ve bu da hastada körlük geliştirebiliyor. Ancak uygun yerde ve uygun zamanda yapılacak tedavi ile diyabete bağlı bozulmalarda körlük oluşma riski azalıyor.”
Diyabetik Retinopati tedavisi
Prof. Dr. Kaan Ünlü, göz içine enjeksiyonla implant yerleştirilmesi ve lazer yöntemleri sık kullanılan yöntemlerdir. Ancak ileri vakalarda sıklıkla vitrektomi ameliyatından yararlanıyoruz. Bu cerrahi lokal anestezi ile ortalama 20-30 dakika arasında sürmektedir. Gözün içinde yaklaşık yarım milimetre boyutlarında 3-4 adet deliklerden girilerek gözün içinde var olan kanamalar, zarlar temizleniyor. Ameliyat sırasında lazer uygulaması ve sonrasında ise gaz ya da silikon vererek tekrar görme oluşması sağlanıyor. Hedefimiz bu aşamaya gerek kalmadan uygun bir tedavi uygulanarak hastaların tedavisini gerçekleştirmektir.”
Yılda 1 kez göz muayenesi
Diyabet tanısı alan hastaların göz muyanesi de olmaları gerektiğini bilmediklerini belirten Prof. Dr. Kaan Ünlü, “diyabetli bir hasta diyabetik retinopati tanısı almadıysa ve herhangi bir göz şikayeti olmasa bile yılda 1 kez göz muayenesi olmalıdır. Eğer tanı aldıysa hastalığın şiddetine göre rutin kontrolleri oluşacaktır.”