Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ali Öztürk kalp pillerinde yaşanan gelişmelerin hastaların yaşam konforunu artırdığını belirterek “ ilk üretilen metal aksamlı kalp pilleri ile bazı hastaların uçağa alınmıyorlardı. Ancak günümüzde üretilen ileri teknolojili kalp pilleri ile hastalar MR bile çekilebiliyorlar” dedi.
Özel Akut Kalp Damar Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ali Öztürk, kalp pillerinin başlangıcı itibari ile kalbin hızının düşmesine bağlı olarak kalp hızının düşüklüğüyle seyreden ritim bozukluklarında hastanın kalp hızını normale çeviren ve yaşam kalitesini artırmak için kullanılan sistemler olduğunu söyledi. Dr. Öztürk, “ Kalp pilleri omuzun alt bölgesine yerleştirilir, kablosu kalbin içine gönderilir.” dedi.
İhtiyaç Anında Şok Uyguluyor
Ani kardiyak ölümlerin dünya genelinde önde gelen ölümler arasında yer aldığını belirten Dr. Öztürk, “ Bu ani kardiyak ölümün sık nedeni ani gelişen öldürücü hızlı ritim bozukluğudur. Bu durumda hastalara şok yapılması gerekiyor. Ancak bugün kardiyologlarda dahil olmak üzere kimsenin evinde bu şok sistemleri bulunmuyor. Zaten bunu kullanmak uzmanlık gerektiriyor. Bu sebeple ani ritim bozukluğu yaşama riski yüksek hastalar için şok pilleri geliştirildi. Bu pillerde ilk çıkan piller gibi sol omuz boşluğuna yerleştiriliyor ve kablosu kalbin içine konuluyor. Bu sistem kalbi sürekli dinliyor ve bir ritim bozukluğu yokken devreye girmiyor. Ne zaman ki ölümcül ritim bozukluğu oluşuyor o zaman sistem devreye giriyor ve kalbe uygun şok vererek normal ritmine döndürmeye çalışıyor. Şok pillerinin üst versiyonları var. Halk arasında 3 kablolu piller olarak biliniyor. Bunlar kalp yetersizliğinde uygun vakalarda nefes alıp vermede ve günlük aktivitelerinin yapılmasında hastalara bir nebze de olsa fayda sağlıyor.” dedi.
Kimlere kalp pili takılır?
Hastalara kalp pili takılmasına karar vermek için uluslararası kriterlerin geliştirildiğini belirten Dr. Ali Öztürk, “ Bunu belirlemede kalbin çalışma gücü önemli bir kriterdir. Normal durumlarda kalbin çalışması yüzde 55-77 arasında normal kabul ediliyor. Bu kasılma gücü yüzde 40’ın altına indiği zaman kalp yetmezliğinden bahsediyoruz. Yüzde 35 ve altına düştüğü zamansa öldürücü ritim bozukluğu gelişme riski artıyor. Bu hastalarda normal EKG ve 24 saatlik EKG’lerinde bu ritim bozukluklarını görürsek ve hastanın bayılma gibi şikâyetleri varsa şok pilleri takılmasını gündeme alıyoruz.” diye konuştu.
Yaşam kalitesi artıyor
Kalp pilleri ilk çıktığı zaman boyutları günümüzden daha büyük ve metal aksamlı pillerdi. Hatta bu dönemlerde hastalar uçak yolculuklarında çeşitli sıkıntılar yaşayabiliyorlardı. Günümüzde teknoloji gelişti. Artık hastalar aynı gün ya da ertesi günü taburcu edilebiliyor. Düzenli pansumanlar yapılıp yedinci günde dikişler alınıp hasta normal yaşamına dönebiliyor. Yeni sistemde hastalar MR’a dahi girebiliyorlar. Bu hastalar için büyük bir gelişmedir.
