Özel İzmir Üroloji Tıp Merkezi Sorumlu Hekimi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Ruşen Aydın, toplumda böbrek taşı rahatsızlığında artış gözlendiğini belirterek bu artışın başlıca sebepleri arasında yeteri kadar sıvı alınmaması ve fazla tuz alımı olduğunu söyledi.
Çalışma Ortamınızda Su Bulundurun
“Böbrek taşlarındaki artışın sebepleri de son dönemlerde artan “yeni şehirleşme modeli”nin getirdiği hızlı beslenmedir” diyen Op. Dr. Aydın “ Hızlı beslenme sonucu, iş yaşamında yeteri kadar sıvı alamama da ortaya çıkıyor. Hazır gıdaların içindeki aşırı tuz oranlarının taşların artışında etken olduğunu düşünüyoruz. Yeterli su almamak taş oluşumunun birinci sebebi. Bu nedenle iş yaşamındaki tüm çalışanlara öncelikli önerimiz; çalışma ortamları yakınında mutlaka günlük içebilecekleri miktarda suyu bulundurmaları ve bunu gün içinde tüketmeleridir. Yeteri kadar su almayan hastalarda idrar yolundaki artış nedeniyle idrarın içindeki kristaller yoğunlaşarak , birbirine yapışarak taşlara dönüşebiliyorlar. Halkımıza su tüketimini önemsemelerini ve günde en az 1,5 litre su tüketmelerini tavsiye ediyoruz.
Ameliyat İlk Seçenek Değil
İdrar yolları taşlarında ameliyatın ilk seçenek olmadığını belirten Op. Dr. Aydın, “ Günümüzde hastaların çoğu ameliyata zorlansa da hastaları bilinçlendirme açısından biz, böbrek taşlarının ve idrar yolu taşlarının çoğunun doğal yollarla tedavi edilebileceğini ve dökülebileceğini anlatıyoruz. Tedavi yöntemi olarak taşın düşmesini sağlayıcı, rahatlatıcı, yolları genişletici ilaçlar yardımıyla hastalara tedavi uygulanması gerekiyor. Taş 7 mm’nin altındaysa hastaların büyük çoğunluğu taşları ilk hafta içerisinde düşürüyor. Eğer 7 mm’nin üstündeyse taşlar o zaman ilk denenmesi gereken tedavi yöntemi ses dalgalarıyla bu taşı kırmaya çalışmak olmalıdır.” dedi
Bir Bardak Çaya İki Bardak Su
Önce hastaya en az zararlı yöntemlerin denenerek, aşama aşama uygulanmasını önerdiklerini belirten Op. Dr. Aydın, “ Eğer bunlardan çözüm alamazsak ameliyata yönlendiriyoruz. Öncelikle tuzu azaltmak gerekli. Ege bölgesinde insanların tuz aldığı besinler en çok zeytin ve peynir. Kahvaltıda zeytin ve peyniri çok alıyorsa hasta farkında olmadan taş oluşumuna katkı sağlıyor. Aynı şekilde günlük atıştırmalık tuzlu çerez, cips ve benzeri yiyecekler taş oluşturuyor. Aşırı çay, kahve ve kola tüketimi de taş üretimini arttırmaktadır.. İçilen bir bardak çay için iki bardak su içilmeli.
Ses Dalgalarıyla Taş Kırma
Böbrek taşı kırma konusunun birçok kişi tarafından bilinmediğini kaydeden Op. Dr. Ruşen Aydın “ Yeni alternatif tedaviler var. Bu alternatif tedavilerden biri perkütan nefrolitotripsi dediğimiz, böbreği küçük bir delik ile delerek lazerle taşları temizleme yöntemidir. Diğer bir yöntem ise ultrosonik titreşimler ile yapılan yöntemlerdir.” Dedi.
Ses dalgalarıyla taş kırma yöntemini anlatan Op. Dr. Aydın şunları söyledi. “Bizim uyguladığımız yöntem bunların dışında hastaya cerrahi müdahale yapılmadan uygulanan yöntemdir. Yürüyerek gelen hastaya tamamen ses dalgalarıyla 20 dakika gibi bir sürede taşını kırarak evine gönderdiğimiz bir yöntemdir. Taşın büyüklüğüne göre bazen ikinci veya üçüncü seanslar gerekebiliyor. Çok büyük taşlar bile en fazla beşinci ve altıncı seanslarda kırılabiliyor. Bunun için tüm böbrek taşı hastalarının taşın kırılmaya uygun olup olmadığını görebilmemiz için bazı testlerin yapılması gerekmektedir. Kırılmaya uygun olmayan taşlar için hastalara operasyon geçirmelerini öneriyoruz.”
Seçimi Hastaya Bırakın
Aslında bütün üroloji hekimlerinin öncelikle hastalarına bütün tedavi yöntemlerini tüm ayrıntılarıyla anlatmaları gerektiğine inandıklarını belirten Op. Dr. Aydın, “ yöntem seçimini de önerileriyle birlikte hastaya bırakmalarında fayda var. Mutlaka hekimin önerisi olacaktır. Fakat hekimler hastalarının diğer tedavi yöntemleri konusunda da bilgilendirmeleri gerekir.” dedi. Ayrıca hareketsiz yaşam ve tek yönlü beslenme (her gün aynı şeyleri yemek) de kişide taş oluşumuna sebep olmaktadır. Halk arasında biranın taş söktürdüğüne dair bir söylem var. Bira idrar sökücü niteliğiyle taşın dökülmesine katkı sağlasa da içindeki alkolün ödem oluşturucu etkisinden dolayı biz taşın böyle dökülmesini tavsiye etmiyoruz.