Günümüzde en büyük sosyal hastalıklardan bir tanesinin de horlama olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, “ Horlama özellikle çiftler arasında çok büyük sorunlara neden olabilen bir rahatsızlık. Horlamaya eğer uyku apnesi de eşlik ediyorsa mutlaka önemsenmeli ve tedaviye hızlıca başlanmalıdır” diye konuştu.
Hasta Horladığını Fark etmiyor
Genelde hastaların kendisinin horlayarak rahatsızlık verdiğinin farkında olmayıp eşleri tarafından hekimlere muayeneye getirildiklerini söyleyen Op. Dr. Cem Karas, “ Ancak biz KBB Uzmanları olarak horlama ile beraber uyku apnesinin var olup olmaması ile çok daha ilgiliyiz. Gece özellikle uykuda nefesi kesilen, nefesi duran ya da kısa süreli nefes problemi yaşayan hastalarda kandaki oksijen değerleri düşer. Kandaki oksijen değerlerin düşmesiyle birlikte kalp beyne daha fazla oksijen gönderebilme, daha fazla atım yapma ihtiyacı hisseder. Daha fazla pompalamak için daha kasılması gerektiğini söyleyerek daha fazla atım gücünü arttırır. Dolayısıyla horlama ve uyku apnesi ile beraber aslında indirekt olarak hastaların kalbine ağır bir yük biner, tansiyonları yükselebilir. Buda vücutta çeşitli hastalıklara ve sorunlara yol açabilir” dedi
Muayene Bulgularına Dikkat!
Hastalığın basit horlama hastaları, hafif, orta ve ağır uyku apne hastaları olarak kategorilendirildiğini belirten Op. Dr. Karas, “ Burada muayene bulguları çok önemli. Ayrıca hastanın öyküsü iyi dinlenmeli, kullanılan ilaçlar, kronik ve sistemik hastalıkları dikkate alınmalı ve bu hastalıkların tedavisinin düzenli olarak yapıldığından eminsek kulak burun boğaz muayenesi yaptıktan sonra eğer hastada basit horlama olduğunu düşünüyorsak tedaviyi planlamak çok daha kolay” dedi.
Uyku Testi Yapılmalı
“Ancak hastada uyku apnesi şüphemiz varsa hastayı uyku testine göndermek gerekir” diyen Op. Dr. Cem Karas, “ Bu işte altın standart uyku testidir. Çünkü biz uyku testinde hastanın gece yaşamış olduğu sıkıntıları tamamen ortaya çıkarabiliyoruz. Yani tansiyonu ne oluyor, nabzı ne oluyor, hangi pozisyonda horlamaya da uyku apnesi oluyor. Dolayı çıkan sonuca göre yani uyku testi çıkan sonuçla birlikte bizim muayene bulgularımızı birleştirip hastanın tedavisini planlıyoruz” diye konuştu
Tedavi Kişiye Özel Olmalı
Uyku apnesinde tedavinin kişiye özel olarak uygulandığını söyleyen Op. Dr. Karas, “Her hastada tedavi seçeneklerimiz farklıdır. Çünkü bu rahatsızlık burun ucundan başlayarak nefes borusunun girişine kadarki bölgeyi ilgilendiren bir hastalıktır. Özellikle vurgulamak istediğim şey küçük çocuklar hariç ya da genelde ergenlik dönemindeki genç arkadaşlarımız hariç sadece burun ameliyatı yaparak horlama tedavisi çözülmez. Mutlaka ek tedaviler gerekir. Bununla ilgili yapılabilecek çok alternatif tedavi yöntemleri vardır. Bazen tedavide cerrahi dışı yöntemler de kullanılıyor. Bazen basit horlama dönemlerinde ağız içi aparatlar, damak implantları gibi uygulamalar, orta ve ağır uyku apnesi olanlarda bipap ve sibap cihazı gibi maske tedavileri kullanılabilir.
Tedavide Takip Önemli
Tüm hastalıklarda olduğu gibi horlama ve uyku apnesi tedavisinde de hekime danışılmadan herhangi bir tedavinin uygulanmaması gerektiğini belirten Op. Dr. Cem Karas, “ Bu anlamda internette uyku apnesi ve horlama ile ilgili satılan değişik aparatlar var. Hastalarımızdan ricamız bu aparatları doktorlarına danışmadan asla kullanmasınlar. Bizler hekimler olarak hastalıkların tedavilerini yakından takip ederek, kongrelere giderek, eğitimler alarak ülkemizde hastalarımıza uyguluyoruz. Ben hastalarımızın hekimlerinin yönlendirmesiyle hareket etmelerini önemsiyorum” diye konuştu.