Ülkemizde ilk vakanın görüldüğü Mart ayından beri, sağlık çalışanlarımızın özverili ve fedakarca çabaları ve bilim kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda alınan önlemler sayesinde; ülkemizde yeniden normalleşme süreci başladı. Bu süreçte hastalığın en çok etkilediği 65 yaş üstü vatandaşlarımızın birlikte yaşadığı huzurevlerinde de zorlu bir sınav verildi.
Mordoğan’da hizmet veren Özel Aden Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi müdürü Zeynep Demir salgın sürecinde huzurevlerinde yaşananları ve alınan önlemleri anlattı.
Zeynep Demir “İlk vaka bilgisinin açıklandığı günden beri Dünya Sağlık Örgütü, Sağlık Bakanlığı ile bağlı bulunduğumuz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yayınladığı tedbir önlemleri ve kişisel koruyucu donanım kullanımı konusunda tüm genelgeleri azami özenle takip ettik” dedi.
İlgili yönergeler doğrultusunda 14 günlük vardiyalı çalışmaya dönüldüğünü belirten Demir, “Çalışanlarımız sadece ailelerinden uzakta kalmadı; bu süreçte nefes almayı zorlaştıran maskelerin altında, boğucu tulumların içinde, yaşlılarımızın sağlığını koruyabilmek için her türlü çalışmayı eksiksiz yaptık” dedi.
Demir’e göre pandemi sürecinde huzurevi çalışanlarının fedakarca çalışmalarının yanı sıra; huzurevi sakinleri ve onların ailelerinin anlayışı, işbirliği ve fedakarlığı sayesinde de başarılı bir sınav verildi. “Tıpkı bizler gibi bize sevdiklerini emanet eden aileler de yaşlılarını ziyaret edemedi. Kısıtlı zaman aralıklarında görüntülü konuşma yaptırarak birbirleriyle iletişimde kalmalarını sağlamaya çalıştık fakat bunu bile süreli yapmak zorundaydık. Yaşlılarımızın yanında belli bir süreden fazla geçirmemiz de risk teşkil ediyordu. Bizler yaşlılarımıza, yaşlılarımız bizlere yarenlik ettik. Süreç böyle geçti” dedi.
Salgın öncesinde ve salgın süresince de beslenmeye özellikle dikkat edildiğini belirten Demir, “yaşlılarımızın bağışıklık sistemini güçlü tutabilmek için beslenme uzmanları tarafından hazırlanan listelere göre öğün hazırlıyoruz. Beslenmenin yanı sıra günlük sağlık durumu takibi ve bakım hizmetleri ile yaşlılarımızın durumunu sürekli takip ediyoruz. Böylelikle yaşlı sağlığında yaşanan değişimlere hızlı bir şekilde müdahale edebiliyoruz” dedi.
Karaburun’un şehrin merkezine mesafeli olması, nüfus hareketliliğinin de az olmasının avantajlı olduğunu belirten Demir, “Şehir merkezinden uzakta olduğumuz ve nüfus az olduğu için virüse maruz kalma ve bulaşı oranı azaldı. Belki de bu sayede süreci kayıpsız atlatabildik” dedi.
Özellikle yurt dışında yaşanan salgın sürecinde birçok huzurevinde çalışanların işi bıraktığını ve yaşlıların ölüme terkedildiğini hatırlatan Demir, “Türkiye sağlık hizmet sunumunda başarılı bir sınav verdi. Bu bizim için sadece bir iş değil, manevi olarak da yaşlılarımıza kıymet veriyoruz. Avrupa’da ve Amerika’da yaşanan kötü olaylar bu nedenle Türkiye’de yaşanmadı” dedi. Yurt dışında yaşayan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın Türkiye sağlık sistemini ve yaşlı bakım merkezlerini tercih etmelerinin daha iyi bir seçenek olduğunu belirtti.
Yeni dönemde neleri bekleyeceğimizi sorduğumuzda; “Biz kişisel koruyucu tedbirlerini alma şartı ile yaşlılarımızın aileleri ile görüşmelerine müsaade etmeye başladık. Kısa süreli de olsa sevdikleri ile buluşabilecekler. Onların kavuştuğunu görmek bizleri de mutlu ediyor” dedi. Önlem amaçlı durdurulan yaşlı kabulünün de yeniden başladığını belirten Demir, “Huzurevimizde çok az sayıda boş odamız mevcut. Yeni dönemde de kontrollü bir şekilde yaşlı kabul edeceğiz. Fakat kısa bir sürede dolma ihtimaline karşı aramıza katılmak isteyenlerin acele etmesinde fayda var” dedi.