Klinik Psikolog Ceyda Tunca “ Evliliğiniz içinde veya partnerinizle olan ilişkinin içinde ortak paylaşımınlarınızın azaldığı, sohbetin yakınlığın olmadığı, sık sık kendinizi tükenmiş ve yorgun hissediyor olabilirsiniz. Hayat devam ederken, zaten kendi içinde zorlukları var iken bir zamanlar samimi ilişki kurduğunuz, kendinizi açtığınız, iyi günde kötü günde birlikte olma hayali kurduğunuz ilişki sizi artık yalnız hissettiriyor olabilir. Görünürde tüm rutinler işlerken, içsel olarak beklentilerinizin karşılanmadığını farketmek ve sonrasında tüm bunların büyük oranda değişeceğine dair hep bir umut besliyor olabilirsiniz. Tüm bunlar ilişkiniz için tehlike çanlarının çaldığını göstermektedir” dedi.
Günümüz değişen koşularında iyi bir ilişkiyi tanımlarken ‘‘bir elmanın 2 yarısı’’ gibi bir idealize söylemin haricinde, elma ve armut olarak yani kişilerin kendi varoluşlarıyla bir arada olabilme yetisi olarak tanımlanabildiğini belirten Klinik Psikolog Ceyda Tunca, “ Çeşitliğimizle, kendi renklerimizle var olurken bir yandan güvenli bir ilişki olabilir. İlişkiyi bozan, başarısız kılan parasal mevzular, zaman azlığı, yoğun çalışma temposu, yaş farkı, farklı kişilik, cinselik, çocuklar gibi konular değildir, çift olarak bu konularla nasıl baş ettiğimizle ilgilidir. Tüm zorluklar karşısında takım olabilmek ve karşılıklı, çiftlerin birbirini kollayabilmeleriyle alakalıdır. Duygu hallerini çiftler karşılıklı regüle edebiliyor mu? Yoksa bir sorun çıktığında karşılıklı suçlamalar ile öfke, endişe ve uzaklaşma hissinin tohumları mı ekiliyor. ‘‘Ben yanındayım hadi gel bir konuşalım neler yaşadın’’ gibi basit bir cümle kurulabiliyor mu yoksa görmezden gelerek, karşı tarafla alay mı ediliyor. Günün sonunda şunu biliyoruz çift olarak aynı gemideyiz ve gemimiz su alırsa, hasar görürse ikimizde batarız” dedi.
Klinik Psikolog Ceyda Tunca “ İlk bağların kurulduğu çocukluk yıllarında, ebeveynlerle olan bağlar güvenli değil ise yetişkinlik hayatındaki bağlarında güvenli kurulmasının ne kadar zor olduğunu kesin biliyoruz artık. Birine bağlanmak kişinin kendisi haricinde karşısındakini anlama, uyumlanma, ihtiyaçlarını görme ve karışılama, sabır gösterme, arzularını karşılama ile karakterizedir ve kimileri için bunu yapmak çok zordur. Tüm bunları ebeveynle kurulan ilk ilişkide geliştirememiş ve sonraki ilişkilerinizde sürdüremiyor olabilirsiniz, fakat çift terapisi bağların yeniden kurulmasına, tüm farklılıklara rağmen tekrardan ‘’biz’’ olabilme konusunda, güvenli işleyen ilişki için yol gösterici olabilir. Çiftler kendi ilişkileri içinde karşılıklı iyileşmeye fırsat verebilirler” şeklinde konuştu.
Klinik Psikolog Ceyda Tunca “ Ortak paylaşımların azalması, gün içinde samimi anların olmaması, karşılıklı fikir paylaşımlarının olmaması, ilişkinin içinde yalnız ve anlaşılmamış hissetmek, birbirine tutunmak yerine kaçınma ve uzaklaşma davranışları göstermek, adil ve adaletli bir sistemin içinde olmadığını hissetmek ilişkinin iyiye gitmediğinin tehlike çanlarının göstermektedir, bu durumda ilişki doyumunda bahsetmek çok zor. Daha sıkıntılı günleri engellemek, çözüme ulaşmayan kavgalara bir yenisini eklemek yerine, tekrardan bağ kurmak, güvenli olan sistemi kurmak mümkün olabilir, çift birlikte yapamamadığını düşünüyorsa uzman desteği kıymetlidir” diye konuştu.
