Kısırlığın toplumda yaygın kullanımın aksine, “sterilite” yani asla çocuk sahibi olamama durumu olduğunu belirten Özel İzmir Gazi Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Erhan Çağatay, “ Bu durumun önemli sebebi kadın veya erkeğin herhangi birinde genetik bozukluklar olmakla birlikte birtakım tıbbi rahatsızlıklar da söz konusudur. 1 yıl korunmasız ilişkiye rağmen çocuk sahibi olamama durumu ise infertilite olarak tanımlanmaktadır ki, toplumda kısırlık tabiri ile kastedilen aslında bu durumdur. Önceden çocuk sahibi olunduğu halde 1 yıl korunmasız ilişkiye rağmen gebeliğin elde edilemediği durumda da infertiliteden söz edilebilir. Ailesel baskılar, stres ve gebelik arzusunun vermiş olduğu gerginlik hali çiftlerimizi duygusal olarak yıpratmakta ve aile içi problemleri de beraberinde getirmektedir. Bu durumun yarattığı stresle baş edebilmek için en yakın zamanda bir uzman görüşü almak çiftlerin faydasınadır.” dedi.

İnfertilite nedeni nasıl saptanır?

Gebelik arzusu ile başvuran hastalarda öncelikle detaylı bir hasta öyküsü alındığını belirten Op. Dr. Çağatay, “ Zira kadın ve erkeğin sigara ve alkol kullanımı, diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıklarının varlığı ve eşlerin haftada ortalama cinsel ilişki sıklığı saptanmalıdır. Daha sonrasında hem kadın hem de erkeğin gerekli muayenelerinin yapılıp, tahlillerinin değerlendirilmesi gerekir. Erkek faktöründe önemli olan sperm kalitesi ve sayısıdır ki bu basit bir sperm testi ile saptanır. Test sonucunda problem tespit edilirse tedavi Üroloji hekimleri ile birlikte düzenlenir. Kadın hastalarımızdaki problemleri saptamak ne yazık ki erkek hastadaki kadar kolay ve basit değildir” dedi.

Detaylı Muayene

Hastanın adetlerinin düzeni, sıklığı ve miktarı detaylı bir biçimde sorgulanmalı ve değerlendirilmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Çağatay, “ Ardından jinekolojik muayene, rutin ultrasonografik değerlendirme ve smear testinin yapılması şarttır. Muayenemizde rahimde myom ya da polip, yumurtalıklarda kist varlığı tedavi önceliğimizi bu rahatsızlıklara yöneltir. Bu aşamanın ardından yumurtalıkların fonksiyonunun değerlendirilmesi gerekir ki bu da hormon değerlerinin görülmesi ile mümkündür. Buraya kadar yapılan değerlendirmeler normal sonuçlanması halinde planlanan tetkiklerde bir sonraki aşamaya geçmek gerekir. HSG yani histerosalpingografi (ilaçlı rahim filmi) yol göstericiliği yüksek bir tanı ve tedavi aracıdır” dedi

İlaçlı Rahim Filmi

Rahim ağzından verilen radyoopak bir maddeyle hem rahmin anatomik yapısını değerlendirmek hem de yumurtalıklara giden yol olan tüplerin açık olup olmadığını saptamak için yapılan bir görüntüleme yöntemidir HSG. İşlem yapılırken kapalı olan tüplerin açılma ihtimali de tedavi şansı doğurması bakımından oldukça önemlidir.

Aşamalı tedaviye geçiş

Yapılan bunca değerlendirmenin ardından eşlerin her ikisinde de hiçbir problem saptamadıysak ki bu oran infertil çiftlerin yaklaşık yüzde 33’üne denk gelmektedir, bu durumda aşamalı tedavi mümkündür.

Aşamalı tedavi sabır gerektirir ancak literatürde kabul gören ve tedavi maliyetini azaltmak açısından da izlenmesi gereken yoldur. Her hastada farklı tedavi seçenekleri farklı sonuçlar verir. Bu nedenle tedaviye başlamadan önce hasta için en yüksek başarı oranının sağlanacağı yolun seçiminde uzmanın tecrübesi çok önemlidir. Kliniğimize infertilite sebebiyle başvurmuş hastalarımızı değerlendirirken yukarıda anlattığımız süreç boyunca onlarla diyalog halinde olup kararları birlikte almak ise tedavi aşamamızın en önemli kısmıdır. Günümüzde sıklıkla yüz güldürücü sonuçlar aldığımız bu aşamalı tedavi yöntemi, infertilite tedavisinde önemini her geçen gün artırmaktadır.