Çarpıntının kişinin kalp atımlarını hissetmesi olarak tanımlandığını belirten Kardiyoloji Uzmanı Dr. Sedat Akdemir,  çarpıntının sadece ileri yaşlarda değil, genç bireylerde de olumsuz sonuçlara yola açabilecek bir hastalık bulgusu olduğunu söyledi.

Kişisel Faktörler Önemlidir

Çarpıntının hissedilmesinde kişisel faktörlerin belirleyici olduğunu söyleyen belirten Özel Ege Yaşam Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Sedat Akdemir, “ Öncelikle bazı hastalar  kalp ritimlerindeki hafif değişiklileri bile algılarken bazıları ise çok ciddi aritmik değişiklerin bile farkında olmayabilmektedir. Eğer bir kişide yorulunca, heyecanlanınca, sinirlenince, üzülünce çarpıntı başlayıp giderek şiddetleniyor, sonra yavaşlayarak ortadan kayboluyor ve kişi bittiğini net olarak fark edemiyorsa bu çarpıntı büyük olasılıkla ritim problemine bağlı değildir. Çarpıntı durup dururken veya efor sonrası aniden başlıyor, gece uykudan uyandırıyor ve belli bir süre devam ettikten sonra aniden sonlanıyorsa bu durumda ritim bozukluğu akla gelmelidir. Ailesinde ritim sorunu veya ani ölüm, kalp hastalığı öyküsü olan kişiler  özellikle  göğüs ağrısı ve bayılmayla sonuçlanan çarpıntıları oluyorsa  bu şikayetlerini ciddiye almalıdırlar. Bu kişilerin mutlaka kontrolden geçmeleri gerekir.” dedi.  

Kalp Çarpıntısının Nedenleri

Dr. Akdemir, “ Fazla miktarda kahve, kola, enerji içecekleri veya çay, uykusuzluk, sigara kullanımı ,yoğun stres, kansızlık, yapısal kalp problemi, tiroit bezinin  fazla çalışması, bazı ilaçların  fazla kullanılması, kadınlarda menopoz öncesi dönem, vitamin eksikliği, panik atak ve düşük kan şekeri yanında bazı ölümcül kalıtsal ritim bozuklukları  gibi durumlar kalp çarpıntısına neden olabilir.” dedi.

Kalp Çarpıntısının Tanı Yöntemleri

Çarpıntı şikâyeti olan hastaların ayrıntılı bir kalp muayenesinden geçmeleri gerektiğini belirten Dr. Sedat Akdemir, “ İlk aşamada EKG(Elektrokardiyografi) çekilerek bazı tanılar konulabilir. Çeşitli kan tetkikleri yapılır. Kalbin, ultrasonografi olarak görüntülendiği EKO ile kalbin ve kapaklarının yapısında bir hastalık olup olmadığına bakılabilir. Sürekli çarpıntısı olmayan ara ara yakınmaları olan hastalarda ise 24 saatlik EKG kaydını alan holter cihazları ile takip etmek gerekebilir.” dedi.

Kalp Çarpıntısının Tedavi Yöntemleri

Kalp Çarpıntısının Tedavi Yöntemleri hakkında bilgiler veren Dr. Sedat Akdemir, “ Altta yatan bir kalp hastalığı olmadığı sürece çarpıntılar hayati risk taşımaz, çoğu masumdur. Bu tip çarpıntı  bazen hiç ilaç vermeden, sadece düzenli takip ve kontrollerle bazen de basit ritim düzenleyici ilaçlarla tedavi edilebilir. Eğer çarpıntının  sebepleri kalp dışında, yaşam tarzıyla ilgiliyse, bunların ortadan kaldırılması da tedavi için önemlidir.  Bazı kalp çarpıntıları hayati tehlikeye  neden olabilir. Ventriküler fibrilasyon gibi ölümcül bir aritmi gelişme ihtimalinin yüksek olduğu hastalarda ve kalp hızının azaldığı hastalarda kullanılabilecek ilaç tedavileri her zaman yararlı olamadığı gibi yan etkileri nedeniyle aksine zararlı olabilir. Bu gibi durumlarda, ritim bozukluğunu saptayıp kalbe kendiliğinden elektro-şok yapan ve ritim kayıt özellikleri de olan kalp  pilleri bu hastalardaki ani kalp ölümü olasılığını azaltılabilmektedir. Ayrıca elektrofizyolojik çalışma esnasında, hayatı tehdit edici  ritim bozukluğuna neden olabilecek elektriksel odakların yeri saptanarak, bu odaklar aynı seansta radyofrekans ablasyon adı verilen bir işlemle ortadan kaldırılabilmektedir.” dedi.