Kalp tarafından pompalanan kanın, damar duvarlarına uyguladığı basınca tansiyon adı verildiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Abdullah Doğan kalp ve damar sağlığını olumsuz yönde etkileyen hipertansiyon hakkında bilgi verdi.
Tansiyonun büyük (sistolik) ve küçük (diyastolik) tansiyon olarak ikiye ayrıldığını belirten Prof. Dr. Abdullah Doğan, “2024 yılında Avrupa Kardiyoloji Derneği, sistolik basıncın 120 mmHg ve diyastolik basıncın 70 mmHg'dan düşük olmasını normal, kan basıncının 120-130/70-90 mmHg arasında olmasını ise artmış kan basıncı olarak kabul etmiştir. 140/90 mmHg ve üzeri değerler ise yüksek tansiyon yani hipertansiyon olarak tanımlanır. Hipertansiyon toplumun 1/3’ünde görülür, ileri yaşlarda bu oran 2/3’ çıkar ve kontrol edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” dedi.
Hipertansiyonun Tehlikeleri
Hipertansiyon tedavi edilmezse beraberinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini söyleyen Prof. Dr. Abdullah Doğan, “Yüksek tansiyon tedavi edilmezse kalp, beyin, damarlar, böbrekler ve gözlerde ciddi komplikasyonlara yol açarak kalp krizi, kalp yetmezliği, felç, beyin kanaması ve böbrek yetmezliği gibi ciddi hastalıklara sebep olabilmektedir. Bu yüzden kan basıncını kontrol altında tutmak önemlidir. Kan basıncı kontrol altına alındığında bu riskler büyük ölçüde azalmaktadır. Ancak ülkemizde hedef kan basıncına ulaştırılabilen hasta oranı %25'in altındadır. Bu durum, hastaların tedaviye uyum sağlayamaması, farkındalık eksikliği ve ilaçların yan etkileri gibi çeşitli faktörlerle ilişkilidir” şeklinde konuştu.
Hipertansiyonun Belirtileri
Çoğu zaman yüksek tansiyonun belirti vermeden sinsice ilerlediğini dile getiren Prof. Dr. Abdullah Doğan, “Yüksek tansiyon genellikle belirti vermese de bazı kişilerde baş ağrısı, baş dönmesi, nefes darlığı, göğüs ağrısı, çarpıntı gibi belirtilere sebep olabilmektedir. Daha ileri aşamalarda organ hasarına bağlı olarak kalp yetmezliği, kalp krizi, böbrek yetmezliği, görme bozukluğu ve bilinç kaybı gibi daha ciddi belirtiler de gelişebilir” dedi.
Hipertansiyon Tedavisi
Tedavi amacının kan basıncını kontrol altında (<130/80 mmHg) tutmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Abdullah Doğan, “ Yüksek tansiyonun tedavi süreci yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisi olmak üzere iki ana bölümden oluşur. İlk aşamada hastalara tuz tüketimini azaltma (<5 gr/gün), düzenli egzersiz yapma, Akdeniz tipi beslenme ve kilo kontrolü gibi önerilerde bulunularak hastanın sağlıklı yaşama geçişi sağlanır. İkinci bölüm olan ilaç tedavisi ise hastanın ihtiyacına göre şekillendirilerek özelleştirilir. Hastanın ihtiyacına göre uygulanan ilaç tedavisi hastanın kan basıncını kontrol altında tutmasına yardımcı olur. Hedef, hastalarda kontrol oranını arttırmak olmalıdır” şeklinde konuştu.