Ülkemizin kolon-rektum (kolorektal) cerrahi alanında referans hekimlerinden biri olan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Terzi, kalın bağırsak ve rektum kanserinin en çok karaciğere, ardından akciğer ve karın içi zarına sıçradığını söyledi. Bu tür metastaz yapmış kolorektal kanserlerde multidisipliner (pek çok branşın birlikte çalıştığı), kişiselleştirilmiş tedavinin sağkalıma olumlu katkıları olduğunu söyledi.
Kolorektal kanserlerde ölümün en önemli sebebinin karaciğer metastazı olduğunu belirten Terzi, “Hastaların dörtte birinde tanı anında karaciğer metastazı görülürken, diğer hastaların da uzun dönemde yarısından fazlasında karaciğer metastazı gelişiyor. Karaciğer metastazlarında hastalığın tamamen yok edilmesi ya da uzun dönem sağ kalıma ulaşmak günümüzde bir kısım hasta için mümkün. Kemoterapiye metastaz cerrahisinin eklenmesi hastaların yüzde 30’una kür şansı sunuyor. Günümüzde karaciğer cerrahisinin başarısı artarak, komplikasyon oranları azaldı” dedi.
Tedavi Penceresi
Prof.Dr.Cem Terzi, başlangıçta “ameliyat edilemez” ya da “ameliyatla çıkarılamaz” denen karaciğer metastazlarının ‘tedavi penceresi’ denen etkin kemoterapi ilaçları sayesinde özellikle hedefe yönelik akıllı ilaçların kullanılmasıyla ameliyat edilebilir hale geldiğini söyleyerek, şunları aktardı: “Kemoterapi sonrası cerrahi ve ardından tekrar kemoterapi ile bazı hastalar kurtarılabiliyor. Günümüzde metastaz yapmış kolorektal kanserde metastazın sayı, boyut ve yerleşim özelliklerinin önemi olsa da tedavi edici cerrahi tedavi için engel oluşturmaz. Üstelik metastaz ameliyatı, asıl tümör olan bağırsak kanseri ameliyatıyla aynı anda yapılabiliyor. Bu hastalarda karaciğere yeniden metastaz olursa tekrarlayan girişimlerin başarı şansı vardır. Karaciğer dokusunun mümkün olduğunca korunması, tekrarlayan ameliyat şansını artıran en önemli faktörlerden biridir. Akciğere olan sıçramalarda da benzer bir yaklaşım izleniyor. Bu hastalarda cerrahi ve/veya radyoterapi (ışın) tedavisi ile iyi sonuçlar alınıyor."