KEP Estetik ve Plastik Cerrahi Kliniği’nden Opr. Dr. Ali Kızılkaya ve Opr. Dr. Mehmet Kaya meme küçültme cerrahisi hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Meme küçültme operasyonundan sonra emzirebilir miyim?
Opr. Dr. Ali Kızılkaya meme ameliyatlarının her birinde bez yapısına müdahale edildiğinden emzirmenin olumsuz olarak etkilenebileceğini belirterek, “ Ancak bunda da gene belirleyici olan memenin durumu, büyüklüğü ve meme başının durumudur. Ancak kullanılan teknikte önemlidir. Meme başının damar ve siniri ile korunarak taşındığı ve yeterli meme dokusunun bırakıldığı teknikler sonrasında emzirme sağlanabilmektedir. Bu durumu doktorunuz ile iyice konuşmanız ve bilgilendirilmesini dinlemeniz önemlidir.” dedi.
Meme küçültme operasyonu için en uygun zaman nedir?
Opr. Dr. Mehmet Kaya Meme küçültme cerrahisinin hastaların konforlarına hızlı ulaştıkları ve memnuniyet duydukları operasyonlar olduğunu belirterek, “ Ancak bunda önemli zamanlama meme dokusunun tam olarak gelişiminin tamamlandığı zamandır. Sık yapılan yaş aralığı 18-45 yaştır. Ancak bunda da gene hastalık yok, hasta var prensibi ile davranmak yerinde olacaktır. Çünkü meme büyüklüğü özellikle yaşı küçük hastalarda ciddi psikolojik rahatsızlık yaratabilmektedir. Okula gitmeyi reddeden hastalar olabilmektedir.” dedi.
Meme küçültme operasyonundan sonra iz kalır mı?
Sadece meme değil yapılan her kesi sonrasında iz kalabileceğini belirten Opr. Dr. Ali Kızılkaya, “ Bu kuraldır. Sadece plastik cerrahlar izleri iyi saklayan, estetik olarak daha ince ve daha az travmatik ve cilt altı dikiş atan uzmanlardır. Ancak her meme küçültme cerrahisinde iz kalır. Bu iz ya meme başında çevresel ve oradan alta uzanan anahtar deliği şeklinde bir iz ya da ters T şeklinde bir izdir. Bu memenin ve derinin durumuna bağlı olarak değişir. Kişiye bağlı olmak ile birlikte izler önce kırmızı sonra hafif kahverengi ve 6-12 ay aralığında beyazlaşarak cilt rengine dönen izlerdir. Bugüne kadar meme şekli ve duruşu iyi olan hiçbir hastada izlerden yakındığını işitmedim. Ancak bu durumun hasta ile iyice konuşulması ve anlatılması gerekir. Lazer ile dikme sözü ise bir efsanedir. Aslında bu biz hekimlerin yarattıkları yanlış bir izlenimdir. Zira lazer kesmeye yarayan, yakan, parçalayan, kesen, soyan bir yapıdır. Dikişin lazer ile ifadesi cilt altı eriyen ipliklerle yapılan ve bazen doku yapıştırmalarının kullanıldığı dıştan iplerin görünmediği bir şekildir.”