Kalp ve damar hastalıklarının önemli teknolojik gelişmelere rağmen halen en sık ölüm nedenleri arasında yer aldığını belirten Özel Akut Kalp Damar Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Rida Berilğen, kalp ve damar hastalıklarını arttıran risk faktörü olarak adlandırdığımız durumları olan bireyler mutlaka belirli aralıklarla kardiyoloji polikliniğine başvurmaları gerektiğini söyledi. Risk faktörlerini sıralayan Dr. Berilğen kalp ve damar hastalığı bulunmayan ancak risk durumunun belirlenmesi için kardiyoloji polikliniklerine başvurması gereken hasta grupları hakkında bilgiler verdi.
Dr. Rida Berilğen Şeker (Diyabet) hastalığı, hipertansiyon, kan yağlarında (kolesterol) yükseklik, sigara içiciliği, böbrek yetmezliği, kötü yaşam tarzı (kötü beslenme, hareketsiz yaşam, obezite vb), aile öyküsünün kalp damar hastalıkları için önemli risk faktörlerinden olduğunu söyledi.
40 yaş sonrası Dikkat!
Herkese genellenebilecek bir yaş olmamakla birlikte bazı bilimsel gerçekliklerin olduğunu belirten Dr. Berilğen,” Kalp ve damar hastalıkları 40 yaşlardan itibaren artmaya başlar. Ailede kalp ve damar hastalığı ve ek bir hastalık yoksa 40 yaş altı bireyler düşük riskli kabul edilir. Erkeklerde 55 yaş, kadınlarda 65 yaş öncesinde kalp ve damar hastalığı erken kabul edilmektedir. Avrupa Kardiyoloji Derneği önerisine göre risk 40 yaşından itibaren artmaya başladığına, erkekler ve kadınlarda sırasıyla 55 ve 65 yaş üzerinde belirgin hale geldiğine göre hiçbir risk faktörünüz yoksa bile 15 yıllık bir güvenlik marjı koyarak erkeklerde 40, kadınlarda 50 yaşından itibaren kardiyoloji poliklinik takiplerine başlamanız yanlış olmaz. Kadınlar için erken menapoza girilmesi riski önemli ölçüde arttırır, bu nedenle bu grup bireyler için yaş 40’a kadar çekilebilir. Ayrıca ailede kalp hastalığı olan bireylerde ise takibe başlama yaşı hastalığa göre değişir, bu konuda doktorunuzdan yardım almalısınız. Bazı özel hastalıklarda tarama ve kontroller çocukluk çağlarından itibaren başlatılabilir. Şeker hastalığı, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği ve böbrek yetmezliği gibi hastalıklarınız varsa bu hastalıkların tespitiyle beraber kardiyoloji maceranız da başlamalıdır ve en azından yıllık olarak sürmelidir” dedi.
Kalp Krizi Önceden Bilinemez
Kalp krizinin önceden tahmin edilip edilemeyeceğine yönelik soruların sık geldiğini belirten Dr. Rida Berilğen “ Aslında bu soruya şu bakış açısıyla baktığımızda cevabı oldukça basit. Doktorlar ne zaman kriz geçireceğimizi biliyor olsalar neden bize kriz geçirtsinler ki? Demek ki bilmiyorlar. Evet çok doğru. Zamanını bilmiyoruz ancak belirli bir zaman dilimindeki ihtimalleri yaklaşık olarak söyleyebiliriz. Bazı grupların direkt olarak kalp ve damar hastalığına yakalanma ve kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölüm açısından yüksek riskli olduğunu söyleyebiliriz. Bunlar, şeker hastaları, böbrek yetmezliği hastaları, tansiyonu çok yüksek seyreden hastalar (≥180/110 mmHg), kolesterolü çok yüksek seyreden hastalar (Total kolesterol ˃ 310 mg/dl), ailevi kolesterol yüksekliği hastalarıdır. Bu gruplara dahil değilseniz; yaş, cinsiyet, büyük tansiyon, toplam kolesterol ve sigara içimine göre bazı risk cetvelleri kullanarak risk durumunuzu belirleyebiliriz.