Halk arasında şeker hastalığı diye bilinen diyabet, vücutta üretilen insülin hormonunun yetersizliği ya da etkisiz olması sonucu kan şekerinin yükselmesi ile seyreden bir hastalıktır. Ülkemizde diyabet ve diyabete bağlı gelişen sağlık problemleri önemli bir yer tutmaktadır.
Özel Ege Şehir Hastanesi Obezite ve Diyabet Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özgün Akgül,diyabet ve obezite ile ilgili detaylı bilgiler verdi.
Erken Müdehale Yaşam Süresini Olumlu Etkiler
Özel Ege Şehir Hastanesi Obezite ve Diyabet Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özgün Akgül, şeker hastalığı (Diyabet) ile ilgili önemli bilgiler paylaştı. Akgül: ''Şeker Hastalığı (Diyabet) vücutta üretilen insülin hormonunun yetersizliği ya da etkisiz olması sonucu kan şekerinin yükselmesi ile seyreden bir hastalıktır. Diyabetin iki tipi vardır. Tip 1 diyabet; genellikle çocukluk döneminde görülen vücutta insülin hormonunun üretilmemesinden kaynaklanan bir hastalıktır. Tip 2 diyabet ise mevcut olan insülin hormonu vücut tarafından etkili bir biçimde kullanılamaz. Dünyada 500 milyondan fazla obezite hastası vardır. Bu hastaların yüzde 90’ı tip 2 diyabet hastasıdır. Bu nedenle şeker hastalığında ameliyat tedavisi, obezite tedavisi ile birlikte yapılmaktadır.Obezite ve diyabet cerrahisinde erken müdehale yaşam süresine olumlu katkı sağlamaktadır'' dedi.
Vücuttaki İnsülin Üretimi Kontrol Edilmelidir
İnsülin, kan damarlarında dolaşan şekerin hücrelerin içine girmesini sağlayan bir anahtardır. Bu anahtarın yokluğunda ya da bozulması durumunda kandaki şeker yükselmeye başlar. Yükselen kan şekeri böbreklerde, gözlerde ve sinir hücrelerinde birikmeye başlar. İlerleyen dönemde geri dönüşü olmayan böbrek yetmezliğine, görme kaybına, his kaybına, ayaklarda açılan ve zor iyileşen yaralara neden olur.Şeker hastalığının cerrahi tedavisinde vücutta üretilen insülinin etkili bir şekilde kullanılması amaçlanır. Vücutta insülin üretimi olmayan Tip 1 diyabet hastalarında ve tip 2 diyabet hastası olup vücudundaki insülin üretimi düşük olan hastalarda maalesef cerrahi tedavi uygulanamaz. Bu nedenle ameliyat planlanan hastalarda öncelikle bazı özel testler yapılarak vücuttaki insülin üretimi kontrol edilmelidir.
Cerrahi İşlem Geç Kalınmadan Uygulanmalı
Şeker hastalığında ameliyat tedavisi planlanırken hastanın yaşı, vücut kitle indeksi, ek hastalıkları gibi parametreler ile birlikte değerlendirilir. Her hasta için tüm ameliyat yöntemleri değerlendirilerek en uygun olanı seçilmelidir. Diyabet cerrahisinde ileal interpozisyon ve transit bipartisyon adı verilen özel ameliyatlar uygulanır. Her iki yöntemde de mide küçültülür ve ince bağırsaklarla mide arasında yeni yollar oluşturulur. Bu yöntemlerle mide hacmi azaldığı için tüketilen gıda miktarı azalır. Ghrelin adı verilen beyindeki açlık merkezini uyaran maddenin üretimi azaltılır. İnce bağırsaklara gıda daha erken ulaştığı için hem tokluk hissi çabuk gelişir, hem de insülin salınımı hızlanır. Böylece kan şekeri normal seviyede tutulur. Şeker hastalığı ilerledikçe üretilen insülin miktarı azalmaktadır. Bu nedenle hastalığın ne kadar erken evresinde cerrahi işlem uygulanırsa hastaların fayda görme şansı o kadar yüksek olacaktır.
Obezitenin en iyi tedavisi, oluşmadan önlemektir
Obezitenin çeşitli tedavi yöntemleri vardır. Obezitenin birinci basamak tedavisi diyet ve egzersizdir. Hastanın sağlığını bozmadan kalori alımı azaltılır ve egzersiz yaptırarak kalori harcaması arttırılır. Sonraki aşamada davranış değişikliği eklenir. Hastanın kullandığı tabak çataldan tutun, yemek süresi, nerede ve kimlerle yediğine kadar günlük hayatı incelenerek düzenlemeler tavsiye edilir. Bu aşamaları uygulamasına rağmen başarılı olamayan hastalar için cerrahi tedaviler gündeme gelir. Diyet ve egzersiz tedavisine rağmen kilo verememiş olan, vücut kitle indeksi (VKİ) 40’tan büyük olan (Morbid (ölümcül)obezite hastası olanlar), VKİ 35-40 arasında (2. Sınıf obezite hastası) olup ek hastalığı olan,18-65 yaş aralığında olan, obeziteye bağlı ek rahatsızlığı olan hastalara cerrahi tedavi uygulanabilir.