Okulların açılmasının bazı sağlık problemlerini de beraberinde getirdiğini belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Belgin Küçükgünay özellikle çocuklarda yaşanan bademcik ve geniz eti hastalıkları ile ilgili önemli noktalara dikkat çekti.
Okulların açılması ile birlikte grip ve nezle geçiren çocukların sayısında artış olduğunu belirten Op. Dr. Belgin Küçükgünay “ Grip ve nezle geçiren çocuklarda ise yatkınlıkları da varsa hem geniz eti hem de bademcik enfeksiyonları daha sık görülebilmektedir. İltihaplanarak büyüyen bademcik ve geniz eti dokuları, çocukların fiziksel gelişimlerini ve genel sağlık durumlarını olumsuz etkilemektedir. Temelde koruyucu işlevleri olan bademcikler, bazı durumlarda hastaya yarar değil zarar vermeye başlarlar. Bademcik ve geniz eti büyümesi nefes almada güçlüğe yol açarak ağız açık uyumaya, burnun tıkalı olmasından kaynaklı genizden konuşmaya, horlamaya, nefes alırken ses çıkarmaya ve ilerleyen süreçte uyku apnesi gibi sorunlara yol açabilir. Gelişme geriliği, ağız açık uyuma, çene eklemi ve kemiğinde anatomik bozukluklar, yüz bölgesinde asimetri, horlama, sinüzit, işitmede güçlük, orta kulak iltihapları, ağız, burun ve diş enfeksiyonları da bademcik ve geniz eti büyümesi tedavi edilmediğinde karşılaştığımız sağlık sorunlarındandır” dedi.
Gece Uykularına Dikkat
Ailelerin geniz eti ve bademcik büyümesi sorunu yaşayan çocuklarının gece uykularına dikkat etmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Belgin Küçükgünay, “ Bu çocuklar, nefes almada zorlanırlar ve gece uykuları çok huzursuz geçer. Sorun ilerledikçe horlama, uykuda nefes kesilmeleri görülebilir ki önem verilmesi gereken ciddi bir durumdur. Bu durum çocukların sosyal ve eğitim hayatlarını olumsuz etkiler, sabahları yorgun uyanırlar, huysuz ve hırçın olabildikleri gibi konsantrasyonları da bozulabilir. Bu durumda ailelerin bir KBB uzmanına mutlaka başvurmaları gerekmektedir” diye konuştu.
Tedavi Planlaması
Bademcik ve geniz eti büyümesi üzerine doktora başvuran hastalarda, tedavi planlamasının oluşturulabilmesi adına mutlaka tanı konulması gerektiğini söyleyen Op. Dr. Belgin Küçükgünay, “ Öncelikle bademcik ve geniz eti büyümesi probleminin açığa çıkardığı şikâyetler değerlendirilmeli, ayrıntılı bir fiziki muayene yapılmalı, endoskopik ve radyolojik görüntüleme yöntemlerinden yararlanılmalıdır. Bu sayede nitelikli bir tedavi planlaması gerçekleştirilebilmektedir” şeklinde konuştu.
Bademciklerin gerekmedikçe alınmamasını öneren Op. Dr. Belgin Küçükgünay, “ Öncelikle uygun medikal tedavi veya ozon tedavisi ile hasta takip edilmelidir. Ameliyat gerekliliği ve şartları net bir şekilde belirlenmelidir. Ameliyat yapılmaması durumunda, her hastanın durumu farklıdır. Örneğin, tekrarlayan enfeksiyon olmadan büyümüş bademcik ve geniz eti, çene yapısında değişikliklere yol açabilir. Yeterli oksijenlenmeme sonucu büyüme geriliği görülebilir. Sık tekrar eden bademcik iltihaplarının komplikasyonları da göz önünde bulundurulmalıdır. Bademcik iltihabı sonrası boğazdan boyuna yayılan apse gelişebilir veya akut romatizmal ateş gibi durumlar ortaya çıkabilir. Önemli olan, hastanın ve dolayısıyla ailelerin KBB uzmanı tarafından yeterince aydınlatılmasıdır. Alınacak kararlar, bilimsel çerçevede karşılıklı olarak değerlendirilmelidir” ifadelerinde bulundu.