Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güven Aslan prostatta “akıllı biyopsi” yöntemi ile teşhisin çok daha kolay olduğunu belirterek, yöntem hakkında bilgiler verdi.
12 Erkekten 1’i Prostat Kanseri
Prostat kanserinin erkeklerde sık görülen kanser tipi olduğunu belirten Prof. Dr. Güven Aslan, “ Kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer almaktadır. Yapılan çalışmalar ülkemizde 12 erkekten birinin prostat kanseri olduğunu göstermektedir. Bu derece yaygın ve ölümcül olabilen hastalık eğer erken teşhis edilirse tamamen tedavi edilebilmektedir.” dedi.
45 yaş üzeri düzenli kontrol
Prof. Dr. Güven Aslan, “ Prostat kanseri teşhisi için 45 yaşından sonra PSA testi ve parmakla rektal muayene yaptırılmalıdır. Bu değerlendirmede herhangi bir şekilde şüphe görülen hastalara kesin teşhis için prostat biyopsisi yapılmaktadır. Son yıllarda “akıllı biyopsi” diye tanımlayabileceğimiz bir yöntem olan MR USG Füzyon biyopsisi ile daha güvenli ve daha kesin sonuç alınmaktadır. Özellikle tekrarlayan biyopsi yaptıracak hastalara mutlaka MR Füzyon biyopsi yaptırmaları önerilmektedir”dedi
Füzyon Biyopsi Kimlere Uygulanır?:
Prof. Dr. Aslan, “ Öncelikle Prostat kanserinden şüphelendiğimiz hastalara multiparametrik Prostat MR'ı çektiriyoruz. Bu özel prostat MR'ında prostat bezinde kanser için şüpheli bir alan olup olmadığı değerlendiriliyor. Eğer varsa, kanser şüphesi saptanan bölümler işaretlenip daha sonra özel bir yazılım sayesinde ultrasonografi cihazına yükleniyor. Biz biyopsi yaparken MR ve ultrasonografi görüntülerinin birleşmiş halini görüp doğru noktadan ve doğru hedeften biyopsi yapabiliyoruz” dedi.
Standart Rasgele Biyopsi Yöntemi Neden Yetersizdi?
Şüpheli bölgeden direkt örnekleme yapılamadığı için, standart transrektal prostat biyopsilerinde kanser saptama oranı ortalama yüzde 30-40 olarak bildirilmektedir. Bu nedenle klinik şüphenin devamı durumunda, hastalara 2., 3., 4. ve hatta 5. kez biyopsiler yapmak gerekebilmektedir.
Füzyon Biyopsi Avantajları
Füzyon biyopsi yönteminin avantajları hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Güven Aslan , “ Tümör riski taşıyan alanlardan minimal sapma ve hata payı ile örnekleme yapılır. Standart biyopsinin aksine, MR’da kanser şüphesi taşıyan lezyonlardan doğrudan hedefe yönelik biyopsi yapılabilir. Klinik olarak saldırgan tümörlere daha hızlı tanı konulmasını sağlar. Ultrason ile görüntülenemeyen teknik olarak örnek alınması zor bölgelerden biyopsi almak daha kolaydır. Biyopsi örneklemesi hastanın prostat anatomisine daha uygun olarak alınır. Tekrarlayan biyopsi gereksinimi belirgin azalır. Füzyon biyopsi yöntemi, yüzde 90'lara varan oranlarda, yüksek dereceli ve hayatı tehdit eden prostat kanseri teşhisi koymamızı sağlıyor. Füzyon biyopsi prostat kanseri teşhisindeki son yıllardaki en önemli gelişme olarak sayılabilir“ dedi.