Ege Ambulans
Rektum Kanserinde Ameliyatsız Tedavi Mümkün mü? 25/12/2024

Kanser tedavisindeki gelişmeler sayesinde,  ikinci ve üçüncü evre rektum kanserli hastaların yaklaşık üçte birinin ameliyatsız tedavisi mümkün. Ülkemizin önemli kolorektal cerrahlarından biri olan Genel Cerrahi Uzmanı Prof.Dr.Cem Terzi, standart tedavisi ameliyat olan bu hastalığın, “total neoadjuvan tedavi” (TNT) denen yöntemle tedavi edildiğini söyledi.

Ana görevi vücuttan atılacak dışkıyı depolamak olan rektum, kalın bağırsağı makata bağlayan kalın bağırsağın 12-15 cm'lik kısmı. Rektum kanseri, rektumdaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesiyle başlayan kanser türü. Kalın bağırsakta en sık görülen ikinci kanser türü olan rektum kanserinin en tipik belirtileri, dışkıda kan görülmesi veya bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler olması.

Prof.Dr. Cem Terzi, genellikle 35 yaştan itibaren sıklığı artmaya başlayan, en sık 50 yaştan sonra rastlanan rektum kanserinin standart tedavisinin ameliyatla rektum ve çevresindeki lenf düğümlerinin çıkarılması olduğunu belirterek, “Tümör rektumda çok aşağıdaysa yani makata yakınsa kalıcı bir kolostomi (kalın bağırsağın karın derisine bağlanması ve dışkılamanın bir torba içine yapılması) ile sonuçlanabiliyor. Kuşkusuz bu, hastaların pek tercih etmediği bir tedavi yöntemi” dedi.

Tedaviye Kanser Ekibi Ortak Karar Veriyor

Son gelişmeler sayesinde, kolorektal cerrah, radyasyon onkoloğu, onkologlar, patolog, radyolog, nükleer tıp hekimi ve gastroenterologdan oluşan kolorektal kanser ekibi ile evre 2 ve 3 rektum kanserli hastaların yaklaşık üçte birinin ameliyatsız tedavisi mümkün olduğunu açıklayan Terzi, şunları söyledi: “Standart tedavi, birkaç hafta ışın tedavisi ve kemoterapi, ardından cerrahi ve ek olarak dört aylık kemoterapi aşamalarını içeriyordu. Bu yaklaşımla hastaların yaklaşık %20-25'inde kanserin ışın tedavisine tam yanıt verdiği (tamamen kaybolduğu) anlaşıldı, yani bazı hastaları ameliyattan kurtarmak mümkündü. Bu sayede ameliyatsız tedavi yaklaşımı geliştirildi. Günümüzde evre 2 veya 3 rektum kanseri teşhisi konan hastalara genellikle beş hafta ışın tedavisi ve kemoterapi ardından dört aylık kemoterapi içeren total neoadjuvan tedavi (TNT) denen yöntemi uyguluyoruz. Bu yaklaşım sonrası tümür konseyindeki değerlendirmede kanserde tam yanıt görürsek ameliyattan vazgeçiyoruz. Hastayı yakın takibe alıyoruz. Fiziki muayene, fleksible sigmoidoskopi ve en az beş yıl boyunca düzenli aralıklarla MR ve BT taramaları içeren aktif izlemeyi uyguluyoruz. Bu yaklaşımla hastalarımızın yaklaşık yüzde 30’unu ameliyatsız takip edebiliyoruz.”

Terzi, ameliyatın her zaman kanama, enfeksiyon ve ameliyat sonrası diğer komplikasyonları içeren riskler taşıdığına dikkati çekerek, hastalar makat koruyucu ameliyata uygun olsalar bile rektumun büyük kısmının çıkarılmasının bağırsak fonksiyonlarında uzun vadeli değişikliklere yol açabileceğini ifade etti. Hastaların, daha az veya daha sık dışkılamak durumunda kalabildiğine değinen hekim, hastaların bazılarında da yaşam kalitesini etkileyecek kadar olumsuzluk olabildiğini, ameliyatın ayrıca idrar yapma veya cinsel işlev bozukluğu açısından da küçük bir risk taşıdığına değindi. Özellikle tümör makata yakın bir yerleşimdeyse ve hastaya kalıcı bir torba (kolostomi) yapılacaksa, ameliyatsız tedavi yöntemi ile işe başlamanın faydalı olacağını, böylece hastaların önemli bir kısmının kalıcı torba ile yaşamak zorunda kalmayacağını söyledi.

Sosyal Ağlarda Paylaş
Ege Ambulans
Has Ajans Sağlık Gazetem 0(232) 464 75 73 info@saglikgazetem.com