Özel İzmir Gazi Hastanesi’nden Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mustafa Öksüz yaşlanmanın ilk belirtileri olan göz kapağındaki sarkmalar, göz çevresi estetiği ve yüz gençleştirmek hakkında bilgiler verdi.
Hastaların sıklıkla Yaşlanmanın önüne geçebilir miyiz? Yüz Gençleştirme mümkün mü? Gibi sorular sorduğunu belirten Op. Dr. Mustafa Öksüz, “ İlk sorunun cevabı sadece öteleyebiliriz iken ikinci sorunun cevabına net bir şekilde evet diyebiliriz. Modern çağ ile birlikte uzun yaşamla birlikte sağlıklı ve güzel yaşamak ve yaşlanmanın formülü aranır oldu. Spor, diyet ve düzenli sağlık kontrollerinin yanı sıra, kişinin görünümünde, daha yaşlı, yorun ve düşkün görünmesine yol açan belirtiler için Plastik cerrahinin, ameliyatları ve ameliyatsız yöntemlerine çok büyük bir ilgi oluştu. Bu ilgi, Plastik cerrahların daha geniş ve etkili uygulamalar geliştirmesine yol açtı. Günümüzde, kişinin muayenesi sonrası, beklentileri belirlenerek, farklı teknikleri kombine eden uygulamalar yapmak mümkün. O nedenle, yüz gençleştirme konsepti içinde tek bir ameliyattan değil, botoks, dolgulardan, germe ve asma ameliyatlarına kadar PRP gibi onarıcı tedavilere kadar bir çok tekniğin tek veya birlikte kullanılmasından söz etmek gerekir” dedi.
Yaşlanma 30’lu Yaşlarda Başlar
Yaşlanmanın kompleks bir mekanizma olduğunu belirten Op. Dr. Mustafa Öksüz, “ Yaşlanma sanıldığının aksine 30 yaşlarda başlamıştır bile. Derinin yaşlanması da, kişiden kişiye farklılık gösterir. Bazıları yaşam biçimi ve genetik özellikleri ile daha önce kırışırken, bazılarında gevşeme ve sarkmalar ön plandadır. Yaşlanmada en temel sorunun dokularda kollajen ve elastin yapılarında değişiklikler, deri altı yağ dokusunun bazı bölgelerde azalırken bazı bölgelerde yoğunlaşması, kemik dokuda da zamanla incelme olduğu görülür.
Göz Kapağı Estetiği kolay mıdır yoksa zor mudur?
Hasta açısından oldukça yüz güldürücü sonucu olan ve diğer bir çok estetik ameliyata göre çok hızlı iyileşmenin olduğu kolay denilebilecek türden bir ameliyat olduğunu belirten Op. Dr. Mustafa Öksüz, “ Cerrah açısından ise çok iyi planlama yapılması gereken milimetrik farkın bile asimetrik bir görünüme neden olabildiği ameliyatlarıdır. Yaşlanmanın ilk bulguları genellikle göz çevresinde başlar. Üst göz kapağında deri fazlalığı ve sarkmalar, alt göz kapağında kırışıklıklar ve torbalanmalar oldukça dikkat çeker. Genellikle başvuru nedenleri; üst göz kapağında akşam saatlerine doğru giderek artan bir sarkma ve ağırlık hissi, alt göz kapaklarında şişlik artışıdır. Kişiler olduklarından daha yorgun göründüklerini belirtir ve çare ararlar. Aslında, göz kapağı estetiğinden söz ederken, alın, kaşlar ve orta yüze değinmek gerekir. Hatta bazen, göz kapağı estetiği için başvuranlarda, çevre dokuları değerlendirip, kaş kaldırma, alın germe, orta yüz gençleştirme gibi ilave işlemler yapmak gerekebilir. İşlem her iki göz kapağı için yaklaşık toplam 30 – 45 dakika sürer. Alt kapaklarda işleme dahil olacaksa süre yaklaşık 1,5 saat civarındadır.
Göz kapağı ameliyatı sonrası süreç
Alt ve üst göz kapağına ince ve suya dayanıklı bantlar konulduğunu belirten Op. Dr. Öksüz, “ Bu bantlar, görmeyi engellemeyecek şekilde yerleştirilir. İşlemden hemen sonra yüze ve göz çevresine aralıklı olarak soğuk uygulamasına başlanır. Genellikle, ilk 2 gün hafifçe artan bir ödem beklenir. 3. Günden itibaren şişlikler azalmaya başlar. Bir kaç hafta ağır egzersizlerden, sıcak su ile banyodan kaçınmak gerekir.
Kişiye Göre Planlanmalı
Göz kapağı ameliyatlarının görece basit görünse bile kişiye göre planlanması gereken estetik ameliyatlar olduğunu belirten Op. Dr. Öksüz, “ Öncesinde ayrıntılı bir analiz gerekir. Yağ yastıkçıklarını alan, yerini değiştiren veya önündeki örtü tabakasını sıkıştıran tekniklerden birini veya kombinasyonunu seçmek gerekir. Ne kadar deri alınacağı, ya da alınıp alınmayacağı, kas dokusunda yapılması gereken işlemler ayrı ayrı milimetrik olarak planlanır. Yağ dokusu enjeksiyonları, alın, kaş ve orta yüze yapılması gereken işlemlerin analizi, bu bölgenin ameliyatlarını tümüyle her hastaya özel olarak, sadece göz kapaklarını değil tüm üst yüz bölgesi anatomik yapılarını göz önünde tutarak planlamak zorunludur” dedi.